Küçük yaşta başlayan arayış

A -
A +

Selmân-ı Fârisî hazretleri, eshâb-ı kirâmın meşhurlarından ve büyüklerinden biridir. İslamiyeti tanıması ve kabul etmesi çok uzun ve çok maceralı olmuştur. Bunu kendisi şöyle anlatır: Ben İran'ın, İsfehan şehrinin Cey köyündenim. Babam köyün en zengini olup, arazimiz ve malımız çoktu. Babamın tek çocuğu idim. Beni herkesten çok severdi. Bunun için benim üzerime titrerdi. Evden çıkmama izin vermezdi. Babam Mecûsî (ateşperest) olduğu için, Mecûsîliği de bana, evde, tam olarak öğretti. Evde devamlı bir ateş yanar, biz ona tapar, secde ederdik. Babamın malı ve mülkü çok olduğu için, beni bir ara dışarıya çıkardı ve "Yavrum, ben öldüğüm zaman, bu malların sâhibi sen olacaksın. Onun için, git, mallarını ve arazilerini tanı!" dedi. Bir gün tarlalara bakmaya gittiğimde, bir Hristiyan kilisesine rastladım. Onların seslerini işittim. Gidip baktım ki, içeride ibâdet ediyorlar. Ben, daha önce öyle bir şey görmediğim için, çok hayret ettim. Zîrâ bizlerin ibâdeti bir miktar ateş yakıp, ona secde etmekti. Fakat onlar, görünmeyen bir Allaha ibâdet ediyorlardı. Kendi kendime, "Bizim dinimiz bâtıldır" dedim. Onun için akşama kadar onları seyrettim. Tarlalarımıza da gitmedim, akşam oldu. Kilisedekilere, "Bu dînin aslı, merkezi nerededir?" diye sordum. "Bu dînin aslı, merkezi Şam'dadır" dediler. "Peki, ben de Şam'a gitsem, beni de bu dîne kabûl ederler mi?" diye sorunca, "Evet kabûl ederler" diye cevap verdiler. Ben, "Sizlerden yakında Şam'a gidecek kimseler var mıdır?" diye sordum, "Bir müddet sonra bir kervanımız Şam'a gidecektir" dediler. Ben bunlarla meşgul olurken, vakit geç oldu. Babam benim dönmediğimi görünce, beni aramak için adam göndermiş. Beni aramışlar, bulamamışlar ve bulamadıklarını babama söylemişler. Tam bu sırada, ben de eve döndüm. Babam dedi ki: - Bu zamana kadar nerede kaldın? Seni aramadığımız yer kalmadı. - Babacığım, ben bugün tarlaları dolaşmak için yola çıktım, fakat yolda karşıma bir Nasrânî kilisesi çıktı. Ben de içeri girdim. Baktım ki; görmedikleri ve her şeye hâkim ve kâdir olan bir Allaha îmân ediyorlar. Onların ibâdetlerine şaştım kaldım. Akşama kadar onları seyrettim. Anladım ki, bizim dinimiz batıldır. Babam, benim hak din arayışıma çok kızdı ve beni el ve ayaklarımdan bağlayıp eve hapsetti. (Devamı yarın) --------- Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.