Maksatları dinde kargaşa çıkarmak!..

A -
A +

Dinde yenilik, dinin çağa uydurulması, güncelleştirilmesi adı altında dinde sinsice reform yapmak isteyenler, buna gerekçe olarak, "Dinde bulunmayan birçok şeyler, hurâfeler, sonradan İslâmiyete karışmıştır. Bunun için İslam âlemi geriledi. Bu gerilemenin sebebi, çağlar öncesi yazılmış fıkıh kitaplarıdır. Bunlar saf dışı edilmedikçe, bunlardan kurtulmadıkça ilerlememiz, çağdaşlaşmamız mümkün değildir" diyorlar. Evet, Müslümanlarda, birkaç yüz seneden beri bir duraklama, hattâ gerileme olduğu meydandadır. Bu gerilemeyi görerek, İslâmiyetin bozulduğunu söylemek, hele bunu fıkıh kitaplarına, mezheplere yüklemek çok haksız ve pek yanlıştır. Geri kalmanın sebebi, Müslümanların dine sarılmamaları, dînin emirlerini yerine getirmekte gevşek davranmalarıdır. İslâm dînine, başka dinlerde olduğu gibi, hurâfeler karışmamıştır. Câhillerin yanlış inanışları ve konuşmaları olabilir. Fakat bunlar, İslâmın temel kitaplarında bildirilenleri değiştirmez. Bu kitaplar, Resûlullahın sözlerini ve Eshâb-ı kirâmdan gelen haberleri bildirmektedirler. DİN, ASRA GÖRE DEĞİŞMEZ! Bu temel fıkıh kitaplarını, her asrın modasına, gidişine göre değiştirmeye kalkışmak, her zaman için yeni bir din yapmak demek olur. Böyle değişiklikleri, Kur'ân-ı kerime ve hadis-i şeriflere dayanarak, bunlara uydurarak yapmaya kalkışmak, Kur'ân-ı kerimi ve hadis-i şerifleri bilmemenin, İslâmiyeti anlamamanın bir alâmetidir. İslâmın emirlerinin, yasaklarının zamana göre değişeceğini sanmak, İslâm dîninin hakîkatine inanmamak olur. İslâmiyet âdetlere, modaya yer verseydi, daha kuruluşunda câhil Arabların kötü âdetlerini yasak etmez, o zamanın en kıymetli âdeti olan ve Kâbe'nin içine kadar girmiş bulunan putperestliği hoş görürdü. İslâm dîni ilim üzerine kurulmuştur. Her bakımdan, selîm olan akıllara uygundur. Kur'ân-ı kerimde ve hadis-i şeriflerde açıkça bildirilmemiş olan şeylerde, akla ve ilme uygun yeni emirler çıkarmak, yâni kıyâs ve ictihâd yapmak İslâmiyetin ana kaynaklarından biri olur ise de, bunu yapabilmek için, her şeyden önce Müslüman olmak ve lüzûmlu bilgilere mâlik olmak lâzımdır. Dinde reform isteyenler, temel fıkıh kitaplarına dokunmayıp, yalnız câhil halk arasına yerleşmiş olan hurâfeleri yok etmeyi düşünüyorlarsa, buna bir şey denemez. İslâmiyete hizmet etmiş olurlar. Fakat, böyle iyi düşündüklerine inanabilmemiz için, önce hakîkî ve samîmî Müslüman olduklarını ispat etmeleri gerekir. İslâmın ana bilgilerini, temel fıkıh kitaplarını değiştirmeye, zamana uydurmaya kalkışmak, İslâmiyeti değiştirmek, bozmak olur. Müslüman demek, bu ana bilgilere inanan, saygı gösteren, bunları bozmaya kalkışmamaya söz veren kimse demektir. Ehl-i sünnet âlimlerinin temel kitaplarında hiçbir hurâfe yoktur. Din câhilleri arasında hurâfeler bulunur. Bunları temizlemek için de, (Ehl-i sünnet) kitaplarını yaymak, gençlere bunları öğretmek lâzımdır. Din yobazları, büyük İslâm âlimlerini lekeleyerek, kendilerini onların yerine geçirmek istiyorlar. İslâmiyetin temel bilgilerini toplamış, dünyaya yaymış olan İslâm âlimlerini ve topladıkları İslâm ilimlerini, kitaplarını ayaklar altına alıyorlar. DİNİ TARTIŞILIR HALE GETİRMEK Büyük âlim İmam-ı Şarani (Mîzân-ül-kübrâ) kitabında diyor ki: "Sünnet, yâni hadis-i şerifler, Kur'ân-ı kerimi açıklamaktadır. Mezhep imamları, sünneti açıklamışlardır. Din âlimleri de, mezhep imamlarının sözlerini açıkladılar. Kıyâmete kadar da böyle olacaktır." 14 asırdır, dini anlamada, öğrenmede usul, yol budur. Bunun dışına çıkmak dini tartışılır hale getirir. Eğer mezhepler, fıkıh âlimleri olmasaydı, dinde pek çok husus kapalı kalırdı. Bu kapalı hususları herkes kendine göre açmaya çalışır, dinde anarşi, karışıklık olurdu. Bugüne kadar, dinde karışıklığın olmaması, asırlardır her Müslümanın aynı itikatta olması, aynı ibadeti yapması İslâm âlimlerinin gayretleri, fıkıh kitapları sayesinde olmuştur. Âlimleri, fıkıh kitaplarını devre dışı bırakmak, yok farz etmek dinde karışıklık, anarşi çıkarmakla eş değerdedir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.