Misafir babası!..

A -
A +

İbrahim aleyhisselamın yerleştiği Sebu, zamanla meskûn bir yer hâline geldi. Çevreden insanlar gruplar hâlinde gelerek oraya yerleştiler ve nüfusları çok arttı. İbrahim aleyhisselamın açtığı kuyudan çıkan su, artık sırayla alınıyor ve nöbet çok geç geliyordu. Buraya sonradan gelenler, yüzsüzlükte bulunarak İbrahim aleyhisselama, kendi kazdığı kuyunun suyunu vermemeye ve davarlarının içmesine mani olmaya başladılar. İbrahim aleyhisselam onlardan çok incindi. Sebu'dan ayrılıp, oraya yakınlığı ile bilinen "Kıst" adlı yere göçtü. Onun Sebu'dan gitmesi üzerine, suyunun güzelliği ile tanınan kuyunun suyu çekilmeye başladı. İnsanlar suyun azaldığını görünce, hep birlikte, İbrahim aleyhisselamın yanına giderek af dilediler. Tekrar Sebu'ya dönmesi için yalvardılarsa da artık oraya gitmedi. Gelen topluluk, İbrahim aleyhisselamın geri dönmeyeceğini anlayınca; "Madem gelmeye razı değilsiniz, duâ edin de suyumuz eksilmesin" diye ricada bulundular. İbrahim aleyhisselam da onlara nasihat edip, dininden bazı hususlar öğretti ve bu bildirdiği şeylere göre hareket etmelerini tembih etti. Buna uydular ve su eskisi gibi aktı. Fakat zamanla tembih ettiği hususlara uymadıkları ve doğru yolu bıraktıkları için, su çekilip, kuyu tamamen kurudu. İbrahim aleyhisselamın malı, serveti yemekle bitmezdi. Hatta İbrahim aleyhisselam dört-beş saatlik mesafedeki uzak yerlere gidip, misafir arar ve adamlar gönderip, insanları yemeğe davet ettirirdi. İbrahim aleyhisselama bu vasfından dolayı Ebüddayfân=Misafir babası denmiştir. İbrahim aleyhisselam, bir defasında, büyük bir ziyafet vermişti. Ziyafette ikiyüz Mecusî vardı. Ziyafetten sonra Mecusîler, Hazreti İbrahim'e teşekkür edip, bir miktar karşılıkta bulunmayı arzu ettiler. Bu arzularını kendisine söylediklerinde, onlara, "Sizden bir dileğim var" dedi. "O nedir? " diye sorduklarında, "Benim Rabbime bir kere secde etmenizi istiyorum. " Aralarında şöyle konuştular: "Bu zatın ihsanları, ziyafetleri meşhurdur. Bunu kırmayıp, bir secde eder, sonra gidip yine kendi ilâhlarımıza tapınırız. Böylece hem onu kırmamış, hem de ziyafetlerinden mahrum kalmamış oluruz. İtiraz edersek, bundan sonra bize ziyafet vermeyi kesebilir..." Bunlar secdede iken, İbrahim aleyhisselam şöyle duâ etti: "Ya Rabbi! Bunları hidayete, saadete kavuşturmak, ancak senin kudretindedir. Bunlara iman nasip eyle!" Duâsı kabul olup, hepsi imanla şereflendi...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.