Münafıkların tuzağı!

A -
A +

Münafıkların, kıymetli âlimlerin resimlerinin asılması hakkında gönül alıcı sözlerinin arkasında putperestlik illetinin yayılması fikri yatıyordu. Yani münafıklar, insanlığı ebedî felakete, sonsuz azaplara sürükleyecek olan putperestlik, müşriklik zehirini şekerle kaplayıp, yaldızla süsleyerek, tatlı sözlerle insanlara vermek istiyorlardı. Müminlerin ileri gelenleri, böyle bir durumun, ileride ne gibi neticeler hâsıl edeceğini düşünemediklerinden ve işin garibi, bu fikri telkin edenler, müminlerden imiş gibi göründüklerinden, bu işi makul karşıladılar. Şayet bu fikir, İdris aleyhisselama iman etmeyenlerden gelmiş olsaydı, iman sahibi olanlar, durup düşünürler, böyle bir durumun, ilk bakışta faydalı görünse bile, mahzurlarının da bulunabileceğini tahminde geç kalmaz ve buna göre hareket ederlerdi. Lâkin bu fikir, mümin görünen münafıklar tarafından ortaya atıldığı için, hemen hiç kimse karşı çıkmadı. Üstelik herkes tarafından da kabule şayan görüldü. Böylece münafıkların sinsi plânları tuttu ve ilk başta maksatlarına uygun bir şekilde işlemeye başladı. Nihayet insanlar, kendilerine doğru yolu gösteren ve nasihatlerde bulunan Ved, Süvâ, Yegûs, Yeûk ve Nesr isimlerindeki o âlim zatların birer suretlerini, heykellerini yaparak, onların daha ziyade bulundukları yerlere diktiler. Bunu, güyâ o âlimlerin feyzlerinden istifade etmeyi kolaylaştırmak, onları unutmamak için yapmışlardı. Zaman akıp giderken, insanlar, bu suretlerin, daha küçüklerini yapıp evlerinde bulundurmaya başladılar. Böylece, onların feyzlerinden daha çok istifade edeceklerine, nasihat ve vasiyetlerini unutmayıp, onlara tam uyacaklarına inanıyorlardı. Münafıkların, şeytanın da yardımı ile hak dine düşman olanların sinsi plânları, maksatlarına uygun bir şekil almıştı. Nesiller değişip, bunların dikiliş maksatları unutulunca, insanlar zamanla bunlara daha çok tâzim etmeye başladılar. Bu husus, münafıklarca, dine daha çok sarılmaya ve bağlanmaya sebep şeklinde gösteriliyor ve büsbütün yoldan çıkarabilmek için, tahrifleri olanca hızı ile devam ediyordu. Öyle bir hâle geldi ki, insanlar, farz ibadetlerini yaptıktan başka, muayyen zamanlarda o suretlerin etrafında toplanırlar, ziyaret ederler, onlara saygı ve hürmet gösterirlerdi. Mümin olanlar, geçmiş âlimlerin yolunda olmak, nasihatlerini hatırlamak perdesi altında, putperestliğe doğru adım adım yaklaştırıldıklarının farkında bile değillerdi. Münafıklar sinsi ve şeytanca hareket ediyorlardı...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.