Nimeti şükür ile bağlayın!

A -
A +

Nimetler ürkektir, onları şükür ile bağlayın, yoksa kaçırırsınız, buyurulmuştur. Fudayl bin Iyad hazretleri buyurdu ki: "Nimete karşı şükürden ayrılmayın! Bir kavimden alındığı takdirde geri gelen çok az nimet vardır!" Allah'ın kul üzerindeki nimetleri büyüdükçe insanların ihtiyacı onun yanına düşer. Bu bakımdan insanların ihtiyacında gevşeklik gösteren, nimetini yok olmaya mâruz bırakır. Ayet-i kerimede, "Bir kavim kendi durumlarını değiştirmedikçe Allah onların durumlarını değiştirmez." (Ra'd/11) buyurulmuştur. İnsanoğluna Allahü tealanın vermiş olduğu pek çok nimetler varsa da, özellikle, iman, ilim, Kur'anı kerim, sıhhat, emniyet, zaman gibi nimetler niğerlerinden öndedir. Nitekim Peygamber efendimiz, "Kim cemaatinden emin, bedeni de âfiyetli ve günlük nafakası olduğu halde sabahlarsa sanki dünya bütün varlıklarıyla onun emrine sevk edilmiştir" buyurdu. Şükür, ilim, hâl ve amelden meydana gelir. İlim, asıldır ve hâli gerektirir. Hâl de ameli gerektirir. İlim, nimeti onu verenden bilmektir: Hâl, nimet verenin nimet vermesinden dolayı meydana gelen sevinç demektir. Amel, nimet vereni maksudu ve mahbubu yapmaktır. Amel ise, kalp, azalar ve dil ile ilgilidir. Bu bakımdan bütün bunları belirtmek gerekir ki onların toplamı ile şükrün hakikati ihâta edilebilsin; zira şükrün tarifinde söylenen şeyler, onun bütün mânâlarını kapsamaktan uzaktır. Şükrü sadece niyette ve dilde bırakmayıp amele de intikal ettirmelidir. Nimete karşılık verilmelidir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Size bir iyilik yapana karşılığını verin. Eğer karşılığını vermeye gücünüz yetmiyorsa, o iyiliğinden ötürü kendisine hayırlı duâ ve senâlarda bulunun. Onun karşılığını vereceğinizi kesinlikle tahmin edinceye kadar dua etmeye devam edin!" Abdullah bin Ömer hazretleri, sofra getirildiği zaman şöyle derdi: "Hamdolsun Allaha ki, bana bu nimet için iştah vermiştir. Niceleri vardır ki, nimeti bulur da yemek için iştahı yoktur." >> Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.