Ömrün uzun, rızkın bol olması

A -
A +

İnsanın ömrünün uzun, rızkının bol oluşu, Allahü teâlâ tarafından bir imtihândır. Peygamberimiz "sallallahü aleyhi ve sellem" buyurdu ki, "Yâ Ebâ Hüreyre! Allahdan başka hiçbir şeye ümit bağlama! Allaha tevekkül eyle! Bir arzun varsa, Allahü teâlâ hazretlerinden iste! Allahü teâlânın âdet-i ilâhiyyesi şöyle cârî olmuştur ki; her şeyi bir sebeb altında yaratır. Bir iş için sebebine yapışmak ve sonra Allahü teâlânın yaratmasını beklemek lâzımdır. Tevekkül de bundan ibârettir." Bütün yer gök varlıkları bir araya gelseler, Allahü teâlâ hazretleri murâd etmedikçe kimseye zerre kadar bir fenâlık yapamazlar. Resûlullah yolda eğri dıvarın önünden koşarak geçti. "Allahü teâlânın kazâ ve kaderinden mi kaçıyorsun" dediklerinde, "Allahü teâlânın kazâsından, yine onun kazâsına kaçıyorum" buyurdu. Çalışmalı, helal kazanmalı, helâl lokma yimekle ve haramdan sakınmakla vücûdunu temizlemelidir. Müslümanlara düşmanlık beslememekle ve kimse için fenâlık düşünmemekle kalbini, Ramezân-ı şerîf ayında da oruç tutmakla ve nefsine muhâlefet ve mukâvemet etmekle ve yalan, gıybet, iftirâ ve mâlâ-ya'nî söylememekle rûhu temizlemelidir. Bu sözleri söylemek haramdır. Şu da bilmelidir ki, mâlâ-ya'nîyi terk etmekle, ya'nî faydasız söz konuşmamakla insanın imanı nûrlanır. El haram tutmamalı, kulak haram olan şeyi dinlememeli, ayak da, haram olan yere gitmemeli, mide ise haram olan şeyi yememeli, göz ise haram olan şeye bakmamalı, dil de haram söylememeli. Bunun gibi insanda bulunan âzâların haramla alâkalarının kesilmesi lâzımdır ki, fevz-ü felâh bulasın. Aksi takdîrde kendini helâk etmiş olursun. Göz kazâra veya gafletle haram bir şey görürse, günah olmaz. Fakat, tekrâr bakmak günahdır. Tesâdüfen görünce, başı başka tarafa çevirmek lâzımdır. Ehli sünnete göre, kabir suali ve kabir azabı haktır. Bunun için, çocuklarımıza bunu öğretmeliyiz: Rabbim Allahü teâlâ, Peygamberim hazret-i Muhammed aleyhissalâtü vesselâm, dînim, dîn-i islâm, kitâbım Kur'ân-ı azîm-üş-şân, kıblem Kâ'be-i şerîf, i'tikâdda mezhebim Ehl-i sünnet vel-cemâ'at, amelde mezhebim, imâm-ı a'zam Ebû Hanîfe mezhebidir (Veya, Şafii, Hanbeli, Maliki). Kıyâmet günü insanlar, tâbi oldukları mezheb imâmının isimleri ile çağrılacakları. Bu, (Rûhül beyân) tefsîrinde İsrâ sûresinin 71'inci âyetinde yazılıdır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.