"Ona rahatlık ver!"

A -
A +

Bir gün Osman bin Affân Resûlullah'ı evine davet etti. Resûlullah: "Yalnız beni mi davet ediyorsun? buyurdular. Hz. Osman: "Eshab-ı kirâm da gelsin yâ Resûlallah" dedi. Bilâl-i Habeşi'yi bütün Eshab-ı kirama, Hz. Osman'ın davetine gelmeleri için haber vermekle vazifelendirdi. Kendileri Hz. Ali ile Hz. Osman'ın evine doğru yola çıktılar. Hz. Osman, Peygamberimizin mübarek adımlarını sayıyordu. Peygamberimiz farkına varıp, sebebini sordu. "Yâ Resûlallah! Her adımınıza bir köle azâd olsun" dedi. Davetten sonra bütün kölelerini azâd etti. Abdullah bin Abbas, Resûlullahın: "Yâ Rabbi! Osman'ı kıyamet gününün sıkıntılarından kurtar, ona rahatlık ver. O bizim birçok sıkıntımızı gidermiştir" buyurduğunu bildirmiştir. Bir hadîs-i şerîfte de, "Osman'ın şefaati sayesinde, Cehenemi hak etmiş yetmiş bin kişi, hesabsız Cennete girecektir." Hz. Osman cömert, hayâ sâhibi idi. Gecenin bir kısmında uyur, sonra ibadete kalkardı. Gündüzleri de oruçla geçirirdi. Hak teâlâ Zümer sûresinin dokuzuncu âyet-i kerîmesini Hz. Osman veya Ebû Bekir veya Ömer veya devamlı itaat eden her mümin için indirmiştir. Bu âyet-i kerîmede: "Yoksa, o, ahiret (azabın)'dan korkarak, Rabbinin rahmetini umarak gecenin saatlerinde secdeye kapanır, kıyamda durur bir halde taat ve ibadet eden kimse (gibi) midir? De ki: Bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Ancak temiz akıl sahibleridir ki (bunlar) hakkıyla düşünür" buyurulmuştur. Müfessirlerin çoğu bu âyet-i kerîmenin, Hz. Osman hakkında indirildiğini bildirmişlerdir. Muhtaç olanlara bol bol yemek yedirir, kendisi de evde sirke ile zeytinyağı yerdi. Halife iken, deveye binince kölesini de arkaya alır, böyle yaptığı için çekinmez sıkılmazdı. Kabristana uğradığı zaman oturur, ağlardı. Öyle ki sakalı ıslanırdı. Hz. Osman bir defasında Resûlullahın evinde hiç yiyecek kalmadığını işitmişti. Hemen bir semiz koyun, bir miktar bal ve bir çuval un alıp, Hz. Âişe'nin evine götürdü. Hz. Âişe'ye şöyle dedi: "Ey müminlerin annesi! Resûl-i Ekrem'in bunu diğer hanımları arasında paylaştıracağını zannediyorum. Hiç paylaştırmasın çünkü ben onlara da bunların aynısını gönderdim" dedi. Peygamberimiz eve gelip durumu öğrenince "Yâ Rabbi! Osman'ın geçmiş gelecek, gizli, aşikâr bütün günahlarını affet" diyerek duâ etti.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.