Âdem aleyhisselam, cennetten, cuma günü ikindi ve akşam arasında çıkarılarak, Hindistan'da Seylan (Serendib) adasına, Hz. Havva da Cidde'ye indirildi. Şeytan ise çok hakîr ve perişan bir hâlde, cennetin civarından, taşlık bir yere indirildi. Bu hususta Kur'an-ı kerimde mealen şöyle buyuruldu: "Nihayet şeytan, onların, (Âdem ve Havva'nın), cennetten çıkarılmalarına ve içinde bulundukları nimetten uzaklaştırılmalarına sebep oldu." (Bekara 36) Âdem aleyhisselam cennetten yeryüzüne indirilince, gözünün yaşı dinmedi. Hadis-i şerifte şöyle buyuruldu: "Âdem aleyhisselamın gözünün yaşları, zürriyetinin gözyaşlarıyla tartılsa, Âdem'in gözyaşları bütün evladının gözyaşlarından ağır gelirdi." Âdem aleyhisselam ve Hz. Havva, cennetten yeryüzüne ayrı yerlere indirildikten sonra, senelerce ayrı kaldılar. Âdem aleyhisselam Hindistan'da, Hz. Havva validemiz de Arabistan'da kaldı. Dünyanın dert ve sıkıntılarına katlandılar. Cennetten ayrı kalmanın üzüntüsü ile uzun yıllar ağlayıp gözyaşı döktüler. Resulullah efendimiz bu husus ile ilgili buyurdu ki: (Âdem aleyhisselam, zellesi sebebiyle cennetten çıkarılınca dedi ki: - Ya Rabbi! Beni, Muhammed'in hürmetine affet. Allahü teâlâ buyurdu ki: - Ya Âdem! Sen Muhammed'i nasıl bildin? Daha ben Onu yaratmadım? Âdem aleyhisselam şöyle cevap verdi: - Ya Rabbi! Beni yaratıp, bana ruh verdiğin zaman, gözümü açıp baktığımda, Arş'ın kenarında "Lâ ilâhe illallah Muhammedün resulullah" yazılı gördüm. İsmini isminle yazdığından, yarattıklarından en çok sevdiğin Odur. Allahü teâlâ buyurdu ki: - Doğru söyledin ey Âdem. Mahlûkatımdan en çok sevdiğim Odur. Onun hürmetine af dilediğin için, seni affettim.) Daha sonra, Allahü teâlâ buyurdu ki: "Ya Âdem, sen dünyada meşakkat ve tövbeye zürriyetini vâris kıldın. Onlardan biri bana duâ edip, tazarruda bulunduğu zaman, senin tövbeni ve duânı kabul ettiğim gibi, onun da tövbesini ve duâsını kabul ederim. Onlardan biri, benden af ve magfiret dileyip, bana sığınırsa, tövbesini kabul ederim. Çünkü ben tövbeleri kabul ediciyim. Ey Âdem, ben, günahtan tövbe edenleri, cennette haşrederim. Onları mezarlarından neşeli ve güler yüzlü oldukları hâlde, duâları kabûl edilmiş olarak kaldırırım." Allahü teâlâ, Âdem aleyhisselamın tövbesini kabul ettikten sonra, Kâbe-i şerifi inşa etmesini emretti.