Resulullahın bayramda yaptıkları

A -
A +

Bayram günleri; erken kalkmak, gusül abdesti almak, misvâk ile dişleri temizlemek, güzel koku sürünmek, yeni ve temiz elbise giymek, sevindiğini belli etmek, bayram namazından önce tatlı yemek, hurma yemek, tek adette yemek, erken ve yürüyerek gitmek, bayram tekbîrlerini söylemek, dönüşte başka yoldan gelmek, fakîrlere çok sadaka vermek, dargın olanları barıştırmak, akrabâyı ve din kardeşlerini ziyâret etmek, onlara hediye götürmek Resulullah efendimizin sünnetidir. Erkeklerin kabirleri ziyâret etmeleri de sünnettir. Peygamber efendimiz bayram namazına yürüyerek gidilmesini tavsiye buyururdu. Hazret i Ali, "Bayram namazına yaya çıkmak sünnettendir" buyurmuştur. İmam-ı Şafiî, Zührî'den rivayet ederek, "Peygamber efendimiz, bayramda ve cenazede asla hayvana binmedi" demiştir. İmam-ı Tirmizî, Ebû Hüreyre'den rivayet eder ki: "Peygamber efendimiz, bayram namazı için mescide bir yoldan gitse, dönüşünde başka bir yoldan gelirdi" demiştir. İmam-ı Buharî, Enes bin Mâlik hazretlerinden şöyle nakleder: "Resûlullah efendimiz, Ramazan Bayramı günü, birkaç kuru hurma yemedikçe kuşluk yemeği yemezdi" Başka bir rivayette de, "Peygamber efendimiz, Ramazan Bayramı sabahı, üç tane yahut beş tane yahut yedi tane, ya daha az ya daha çok kuru hurma yemeden dışarı çıkmazdı" denilmiştir. Rivayetlerin her ikisinde de murad, "O Hazret, Ramazan Bayramında birkaç tane hurma yemeden sabah dışarı çıkmazdı" demektir. Ama ikinci rivayette "Üç, beş, yedi tane, ya daha az ya daha çok yerdi" denilmiştir. Maksat, "Az yerdi ve tek yerdi, çift yemezdi" demektir. Eshab-ı kiramdan bir zat şöyle anlatır: Fahr-i Âlem efendimiz bayram namazını kıldırdıktan sonra, cemaate Hak teâlâ hazretlerinin emirlerine uymak, takvâ sahibi olmak hususlarında hutbe buyurdular. Sonra perdenin arkasındaki kadınlara, "Sadaka verin! Zira sizin çoğunuz cehenneme gidecek!" buyurdu. Sebebini de şöyle izah buyurdular: "Çünkü siz, şikâyeti çok edersiniz ve varınıza küfran-ı nimet üzre olursunuz. Eksiklerinizi şikâyetle büyütür, varlığınızı; sahip olduğunuz nimetleri, mal ve servetinizi görmez, inkâr edersiniz. Nimetin kıymetini bilmezsiniz. Nimetin şükrünü yapmazsınız." Ondan sonra kadınlar, başladı, küpelerinden ve yüzüklerinden ne varsa çıkarıp Hazret-i Bilâl'in kaftanına attılar. Pişman olup, küfran-ı nimette olmayacaklarına dair söz verdiler. Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.