Hazreti Hamne, Peygamberimizin halası Ümeyme binti Abdülmuttalib'in kızıydı. İslâmiyetin ilk yıllarında Müslüman olmuştu. Musab bin Ümeyr ile evliydi. Hz. Musab, Uhud Savaşına katılmış, çok büyük kahramanlıklar göstermişti. Bu savaşta, Resulullahın şehit edildiği şayiası yayılınca, Medine'de bulunan kadın sahabîler bunu haber alır almaz, cepheye koştular. Bunlar arasında Musab bin Ümeyr'in hanımı Hamne de vardı. Bu hanımlar Resulullahın sıhhat haberini alınca, çok sevindiler. Fakat, Hz. Musab bu savaşta şehit olmuştu. Ayrıca Hz. Hamne'nin kardeşi Abdullah bin Cahş ve dayısı Hz. Hamza da şehadet mertebesini kazanmıştı. Peygamber efendimiz Hamne yanına geldiğinde buyurdu ki: - Ey Hamne, sabret ve Allahtan sevabını bekle! - Kimin için sabredeyim ya Resulallah? - Dayın Hamza için. - Bizler Allahın kullarıyız ve ona döneceğiz. Allah ona rahmet ve magfiret etsin. Onu şehitlik sevabıyla sevindirsin ve müjdelesin. Peygamberimiz tekrar buyurdu ki: - Ey Hamne, sabret ve Allahtan sevabını bekle! - Kimin için sabredeyim, ya Resulallah? - Kardeşin Abdullah için. - Bizler Allahın kullarıyız ve ona döneceğiz. Allah ona rahmet ve magfiret etsin. Onu şehitlik sevabıyla müjdelesin ve sevindirsin. Bundan sonra, Peygamberimiz yine, "Ey Hamne, sabret ve mükâfatını Allahtan bekle!" buyurdu. Hz. Hamne bu sefer merakla, "Kim için sabredeyim, ya Resulallah?" diye tekrar sordu. "Kocan Musab bin Ümeyr için" buyurdular. O zamana kadar sabır ve metanetini hiç bozmayan Hz. Hamne, birden değişti. Yetim kalan çocuklarını düşündü. "Vay benim başıma gelenlere" diye ağlamaya başladı. Bunun üzerine Resulullah efendimiz şöyle buyurdu: - Hiç şüphesiz kadının yanında kocasının ayrı bir değeri vardır. Hamne dayısının, kardeşinin ölümüne dayanabildi. Fakat kocasının vefatını duyunca, metanetini koruyamadı. Hz. Hamne, kocası için aynı sabrı gösterememiş olmakla beraber, kadere itiraz da etmedi. Resulullahın duâ ve tesellisiyle sakinleşti. > Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr