Yahûdî âlimlerinin büyüklerinden iken, Resûlullah ile "sallallahü aleyhi ve sellem" bir kerre konuşmakla, hak Peygamber olduğunu anlayarak imana gelen Abdullah bin Selâm "radıyallahü teâlâ anh", bir gün sırtında odun demeti taşıyordu. Bunu görenler, o kadar çok mâlın, paran var iken, niçin bu zahmeti çekiyorsun dediklerinde, "nefsimi kibirden kurtarmak için" dedi. Zenginin, hamâl ücreti vermemek için, mâlını kendi götürmesi, tezellüldür, aşağılıktır. Sünnete uymak ve nefsini kırmak için götürmesi iyidir ve sevaptır. Hadîs-i şerifte, "Allahü teâlâ kıyâmet günü, üç kimse ile konuşmıyacak, hepsine çok acı azâb yapacaktır: Zinâ eden ihtiyâr, yalan söyliyen hükûmet reîsi ve kibirli olan fakîr" buyuruldu. Hazreti Ömer Şam'a gelince, Ebû Ubeyde bin Cerrâh, emrinde olanlarla birlikte karşıladı. Halîfe devesinden indi. Yerine kölesini bindirdi. Çünkü, kölesi ile nöbetleşe biniyorlardı. O saat, binme sırası köleye gelmişti. Kendisi yuları tuttu, su kenârından geçerken mestlerini çıkardı. Ayaklarını suya soktu. Şam ordusunun kumandanı olan Ebû Ubeyde, "Yâ halîfe! Böyle ne yapıyorsun? Bütün Şamlılar, bilhâssa Rûmlar, Müslümanların halîfesini görmek için toplandılar. Sana bakıyorlar. Bu yaptığını beğenmiyecekler" deyince, Hazreti Ömer, "Yâ Ebâ Ubeyde! Senin bu sözün, burada toplananlar için çok zararlıdır. İşitenler insanın şerefini, vâsıtaya binerek gitmekte ve süslü elbise giymekte sanacaklar. Şerefin, Müslüman olmakta ve ibâdet yapmakta olduğunu anlamıyacaklar. Biz aşağı, bayağı insanlardık. Acem şâhlarının elinde esîr idik. Allahü teâlâ Müslüman yapmakla bizleri şereflendirdi. Allahü teâlânın verdiği bu izzetten, bu şereften başka şeref ararsak, Allahü teâlâ bizi yine zelîl eder. Her şeyden aşağı eder. İzzet, islâmdadır. İslâmın ahkâmına uyan, azîz olur. Bu ahkâmı beğenmeyip, izzeti, huzûru, saadeti başka şeylerde arayan zelîl olur" dedi. İslâmın emirlerinden biri tevazudur. Tevazu gösteren azîz olur. Yükselir. Tekebbür eden zelîl olur. Bir hadîs-i şerifte, "Kıyâmet günü, dünyadaki kibir sâhibleri küçük karınca gibi zelîl ve hakîr olarak kabirden çıkarılacaktır. Karınca gibi, fakat insan şeklinde olacaklardır. Herkes bunları hakîr göreceklerdir. Cehennemin en derin ve azâbı en şiddetli olan Bolis çukuruna sokulacaklardır. Buraya girenler kurtulmaktan me'yûs oldukları için Bolis denilmişdir. Ateş içinde gayb olacaklardır. Su istediklerinde kendilerine Cehennemdekilerin irinleri verilecektir" buyuruldu.