Sorumlulukları hissettirilmeli

A -
A +

Dün, ailede çocukların her istediğinin yerine getirilmesi, onları gelecekte olumsuz yönde etkilediğinden bahsederek, anne babalara, "Arkadaş değil anne baba olun!" tavsiyesinde bulunmuştuk. Bugün de bu konuda uzmanların görüşlerine yer vereceğiz. Florida'nın önde gelen psikologlarından Dr. Perry Buffington:Daha birkaç yıl öncesine kadar, çocuklarının her istediğini yerine getirerek onların bağlılığını kazanmaya çalışan anne babaların aslında onlara büyük zarar verdiğini savunan bir avuç insandık. Ama gün geçtikçe bu gerçeği fark edenlerin sayısı hızla artıyor. Evin generali anne babalar olmalı; lider konumda olduklarını çocuklarına göstermeli ve onlara sorumluluklarını sürekli hissettirmeliler. Mesela çocuğunuza verdiğiniz isim konusunda bile dikkatli olun ve moda isimlerden uzak durun. Örneğin ailenizde saygı duyduğunuz, değerli insanların isimlerini seçin. Böylelikle o kişide hayranlık duyduğunuz değerleri çocuklarınıza da kolaylıkla aşılayabilirsiniz. Çocuklar disiplini erken yaşlarda öğrenmelidir. Böylelikle büyüdükçe anne babaları kendilerine sınırlar koymaya başladığında buna uyum göstermekte zorlanmazlar. Anne baba gerektiği zamanlarda çocuklarına karşı sesini yükseltmeli ve gerektiğinde de cezalandırmalıdır. Verilecek küçük cezalar çocukların sorumluluk sahibi olarak yetişmelerinde önemli rol oynuyor. Yanlış bir şey yaptıklarında bir hafta boyunca çizgi film izlemelerini yasaklamak, tüm hafta sonu evden çıkmalarına izin vermemek, yatağa erken bir saatte göndermek, kısa bir süre de olsa kapının önüne koymak, tabaklarındaki tüm yemeği bitirmezlerse ertesi akşam yatağa aç göndermek, sebze yemeyi reddettiklerinde sevdiği yemekten mahrum bırakmak, harçlığını kesmek, sevdiği oyuncağını elinden almak gibi cezalar verilmelidir. Yine anne ve babanın elindeki en güçlü silah, "bakış"... Özellikle topluluk içinde ebeveynin çocuğunu gözleriyle disiplin altında tutması ve sorumluluklarını hatırlatması gerekir. Çocukları disiplin içinde yetiştirmek onlara sevgi göstermemek anlamına gelmez. Anne babaların, çocuklarının güzel davranışlarını onayladıklarını göstermekten de kaçınmamaları gerekir. Doç. Dr. Bengi Semerci (Psikiyatrist): Bütün dünyada bu işin uzmanlarının koyduğu genel bir kural var: Çocuklar ne 90'lardaki gibi aşırı özgürlükçü ne de aşırı katı kurallarla yetiştirilmeli. Buradaki özgürlük kelimesi tırnak içinde olmalı. Çünkü bu 'özgürlük'le, hakkını savunabilen, kendi ayakları üstünde durabilen, isteklerini gerçekleştirmek için kendi başına adımlar atabilecek çocuklar kastediliyor. Çocuğun aşırı disiplinli bir şekilde yetişmesi de doğru değil. Çocuk yetiştirmedeki doğru kural çocuğu dinlemek, söylediklerine kulak vermek ve onun gelişmekte, büyümekte olduğunu, bizim ona bir şey öğretmekle yükümlü olduğumuzu unutmamaktır. Onunla gerektiğinde konuşmalı, gerektiğinde ödül, gerektiğinde ceza vermeli ama evet ve hayırı, doğruyu, yanlışı da öğretmeliyiz. Prof. Dr. Nahit Motavallı Mukaddes (Çocuk ve Ergen Psikiyatristi): Beyin belli bir yaştan sonra tam gelişmesini tamamlar. Bu nedenle küçük yaştaki çocukları karar vermek durumunda bırakmak uygunsuz bir davranıştır. Dolayısıyla mutlaka belli bir yaşa kadar ailenin çocuğu yönlendirmesi gerekir. Küçük yaştaki çocuklar henüz karar verme, planlama yeteneklerine kavuşmamıştır. Beyinleri geliştikten sonra bunu yapabilirler. Disiplinden de anlaşılması gereken; çocuğun her konuda sınırını bilmesidir. Bu katı, ağır ceza anlamına gelmez. Tabii çocuğun zarar verici düzeyde bir davranışı olursa onu sevdiği bir şeyden mahrum bırakarak ceza verilebilir. Ama bu çocuğun kişiliğini zedeleyici, onur kırıcı bir ceza olmamalı. Tel: 0 212 - 454 38 21 Faks: 0 212 - 454 38 29

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.