"Suyunu eksiltmedik!"

A -
A +

Bir gazâda, asker çok susuzluk sıkıntısı çekiyordu. Resûl aleyhisselâm, iki askeri su aramağa gönderdi. İki kırba dolusu su ile deve üstünde bir kadını gördüler, getirdiler. Resûl aleyhisselâm, kadından bir mikdâr su istedi. Bir kap içine döktürdü. Bütün asker gelip, sıra ile kaplarını, tulumlarını doldurdular. Kadına bir miktar hurma verip su tulumlarını da doldurdular. "Senin suyundan eksiltmedik. Bize suyu Allahü teâlâ verdi" buyurdu. Medine'de, minberde hutbe okurken, bir kimse, yâ Resûlallah! Susuzluktan çocuklarımız, hayvanlarımız, tarlalarımız helâk oluyor. İmdâdımıza yetiş dedi. Ellerini kaldırıp, duâ eyledi. Gökte hiç bulut yokken, mübârek ellerini yüzüne sürmeden, bulutlar toplandı. Hemen yağmur başladı. Birkaç gün devâm etti. Yine minberde okurken, o kimse, yâ Resûlallah! Yağmurdan helâk olacağız deyince, Resûl aleyhisselâm, tebessüm etti ve "Yâ Rabbî! Rahmetini başka kullarına da ihsân eyle!" buyurdu. Bulutlar açılıp, güneş göründü. Hazret-i Câbir bin Abdullah anlatır: Çok borcum vardı. Resûlullaha haber verdim. Bahçeme gelip, hurma yığınının etrâfında üç kerre dolaştı. "Alacaklılarını çağır, gelsinler!" buyurdu. Her birine hakları verildi. Yığından birşey eksilmedi. Bir kadın, hediye olarak bal gönderdi. Balı kabul edip, boş kabı geri gönderdi. Kap bal ile dolu olarak geri geldi. Kadın gelerek, yâ Resûlallah! Hediyemi niçin kabul etmediniz? Acaba günahım nedir? dedi. "Senin hediyeni kabul ettik. Gördüğün bal, Allahü teâlânın hediyene verdiği berekettir" dedi. Kadın çocukları ile aylarca yediler. Hiç eksilmedi. Birgün yanılarak balı başka bir kaba koydular. Oradan yiyerek bitirdiler. Bunu, Resûlullaha "sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem" haber verdiler. "Gönderdiğim kabda kalsaydı, dünya durdukça yerlerdi, hiç eksilmezdi" buyurdu. Hazret-i Ebû Hüreyre anlatır: Resûlullaha birkaç hurma getirdim. Bunlara bereket verilmesi için duâ etmesini söyledim. Bereketli olmaları için duâ buyurdu ve, "Bunları al, kabına koy. Ondan almak istediğin zaman elinle içinden al, boşaltıp da, yerden alma!" buyurdu. Hurmaların bulunduğu çantamı gece gündüz yanımdan ayırmayıp, Osmân "radıyallahü anh" zamanına kadar hep yedim. Yanımdakilere de yedirdim ve avuç doluları sadaka verdim. Osmân "radıyallahü anh"ın şehîd olduğu gün çantam kayboldu. Bu nimetten mahrum kaldım.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.