"Üç kimse vardır ki..."

A -
A +

Câbir bin Abdullah, Resûlullah Efendimizden rivâyet etmiştir. Buyurdular ki: "O beni mi'râca ilettikleri gece, göklerde hicâblardan geçtim. Hicâbların arasından bir nidâ edici nidâ etti ki; "Yâ Muhammed! Senin baban İbrâhîm ne güzel babadır. Ali bin Ebî Tâlib ne güzel kardeştir. Ona hayır ile vasiyet eyle." Hasen-i Basrî, Enes bin Mâlik'ten rivâyet eyler. Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: "Üç kimse vardır ki, Cennet onlara müştaktır. Ali bin Ebî Tâlib, Ammâr bin Yâser, Selmân-ı Fârisî..." Sa'd bin Ebî Vakkâs buyurdu ki: Bir gün Hazreti Mu'âviye bana dedi ki: Ali'yi sever misin? Ben, onu nice sevmeyeyim ki, Resûlullah Efendimiz Hazreti Alî'ye buyurdu ki: "Yâ Ali! Sen bana, Hârûn'un Mûsâ'ya (aleyhimesselâm) yakınlığı gibisin!" Amr bin el Cûmî rivâyet eder: Ben Resûlullah'ın huzurunda oturmuş idim. Buyurdu ki; "Yâ Amr!" "Lebbeyk yâ Resûlallah!" dedim. Buyurdu: "İster misin ki, Cennet'in direğini sana göstereyim." Dedim, ki; isterim yâ Resûlallah! O sırada Ali bin Ebî Tâlib oradan geçti. Buyurdu: "Bu kişi ve bunun ehli Cennet'in direğidirler." Yine Abdullah bin Abbâs hazretlerinin rivâyeti ile Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: "Ali bedende baş menzilesindedir." Hazreti Ali rivâyet eder. Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: "Beni mi'râca ilettikleri o gecede, Cebrâîl aleyhisselâm benim elimi tuttu. Beni Cennet derecelerinden bir müzeyyen derecede oturttu. Orada benim önüme bir ayva koydu. Ben aldım, kokladım. Elimde döndürürken, iki bölük oldu. Bir hûrî ondan dışarı geldi ki, ondan güzel hûrî görmedim." Dedi ki: "Esselâmü aleyke yâ Muhammed!" Ben cevap verdim ve dedim ki; "Sen kimsin?" Benim ismim "Râdiyye-i Merdıyye"dir. Allahü teâlâ, beni üç şeyden yaratmıştır. Yukarı kısmımı anberden, orta kısmımı kâfurdan, aşağı kısmımı miskten. Beni âb-ı hayât ile yoğurdu. Ondan sonra, Hüdâvend-i Cebbâr ve Hâlık-i perverdigâr bana "Ol!" dedi; oldum. Allahü teâlâ beni, kardeşin Hazreti Ali ibni Ebî Tâlib için yaratmıştır. Ebû Zer-i Gıfârî rivâyet etmiştir. Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: "Her kim benden ayrıldı, Allahü teâlâdan ayrıldı. Yâ Ali! Her kim senden ayrıldı, benden ayrıldı." Hazreti Enes bin Mâlik rivâyet eder. Server-i kâinât Efendimiz buyurdular ki: "Ali bin Ebî Tâlib'i zikretmek [anmak] ibâdettir."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.