Hazret-i Ebû Bekir Sıddîk'ın üstünlüğünü haber veren hadîs-i şerîfler: 1- Abdullah ibni Abbâs rivâyet eder. Resûlullah Efendimiz buyurdu: Bir kimse vardır ki, Cennet'e girdiği zaman, köşklerde, saraylarda, odalarda bulunan herkes ona merhabâ, merhabâ derler. Ebû Bekir Sıddîk dedi ki; biz o kimseyi görür müyüz! Resûlul aleyhisselâm buyurdu ki: Evet, yâ Ebâ Bekir, o kimse sensin. 2- Esâd bin Zürâh diyor ki: Resûlullah Efendimizi hutbe okurken gördüm. Ebû Bekir'e iltifât edici şeyler söyledi. Nerede Ebû Bekir, buyurdu. Cebrâîl aleyhisselâm bana şimdi haber verdi ki: Ümmetin hayırlısı, Senden sonra Ebû Bekir'dir. 3- Abdullah ibni Abbâs rivâyet eder. Resûlullah'ın huzurunda, Ebû Bekir Sıddîk zikrolundu. Hazreti Server-i âlem buyurdular ki: Ebû Bekir'in misli gibi kimse olamaz. İnsanlar beni tekzîb ederken, ya'ni yalanlarken o beni tastik etti ve bana îmân getirdi. Herkes benden kaçarken, o bana kızını tezvîc etti. Malını bana fedâ etti. Benimle zor kaldığımız sâatte ve gecede berâber mücâhede etti. Âgâh olun ki, Ebû Bekir Sıddîk kıyâmet gününde Cennet develerinden bir deveye binmiş olarak gelir. Eyeri yeşil zebercedden, yuları inciden, kendisi de sündüs ve istebrakdan yeşil iki elbise giymiş olduğu hâlde, bana anlatır, ben de ona anlatırım. Kıyâmet ehli derler ki; bunlar kimlerdir. Allahü teâlânın Resûlü Muhammed (aleyhisselâm) ve Ebû Bekir Sıddîk'tır,diyeler. 4- Hazreti Âişe-i Sıddîka buyurdular ki: Resûlullah Efendimizin son hastalığında ağrısı arttı. Buyurdular ki: Ebû Bekir'e emir edin, insanlara imâm olup, namaz kıldırsın. Ben dedim ki: Yâ Resûlallah! Ebû Bekir sizin makâmınıza geçince, ağlamasından sesini kimse işitmez. Ömer bin Hattâb'ı emir edin, kavme imâmet eylesin. Resûlullah hazretleri yine buyurdu ki: Ebû Bekir'e söyleyin, insanlara imâmet eylesin. Yine ben dedim; yâ Resûlullah! Ebû Bekir, sizin makâmınızda durmağa tâkat getiremez. Yine buyurdu ki: Ebû Bekir'e söyleyin. insanlara imâmet eylesin. Âişe hazretleri yine buyurdu ki: Hafsa'ya varıp, dedim ki, sen Resûlullah Efendimize söyle ki, babam Ebû Bekir imâmet makâmında durursa, ağlamaktan kimse sesini işitmez. Hazreti Hafsa da söyledi. Yine Resûlullah buyurdular ki: Ebû Bekir'e söyleyin, kavme imâmet eylesin. Siz kardeşim Yûsüf aleyhisselâmı sıkıntıya düşüren kimseler değil misiniz? Ben Ebû Bekir diyorum. Siz Ömer diyorsunuz!..