"Yalan söylüyorsunuz!"

A -
A +

Resûlullah efendimize, Necrân'dan bir Hıristiyan heyeti gelmişti. Reîsleri Abdülmesîh idi. İçlerinden Ebülhâris bin Alkama, en âlimleri idi. Âhir zaman Peygamberinin alâmetlerini İncîl'de okumuştu. Fakat, dünya mevkiini, şöhretini sevdiği için müslüman olmuyordu. Aralarında konuşmağa başladılar. Îsâ "aleyhisselâm" için, bazan Allah diyorlar, bazan Allahın oğlu, bazan da, üç tanrıdan biri diyorlardı. Allah demelerine sebeb, ölüleri diriltir, hastaları iyi ederdi. Kayıbları haber verir, çamurdan kuş yapıp üfleyince uçardı diyorlardı. Allahın oğlu olduğuna sebeb, belli bir babası olmaması idi. Üçten birisi olmasına sebeb de, Allah (yaptık, yarattık) diyor. Eğer bir olsaydı, (yaptım, yarattım) derdi diyorlardı. Resûlullah, bunları dîne davet etti. Birkaç âyet-i kerîme okudu. Îmâna gelmediler. "Biz senden önce îmân ettik" dediler. Resûlullah , "Yalan söylüyorsunuz! Allahın oğlu var diyenin îmânı olmaz" buyurdu. Allahın oğlu değilse, o hâlde bunun babası kim, dediler. Resûlullah buyurdu ki: "Biliyor musunuz, Allahü teâlâ, hiç ölmez ve herşeyi varlıkta tutan Odur. Îsâ "aleyhisselâm" ise yok idi ve yok olacaktır. Bilmiyor musunuz, babasına benzemiyen hiçbir yavru var mı? Bilmiyor musunuz, Rabbimiz herşeyi yaratıyor, büyütüyor, besliyor. Hâlbuki Îsâ "aleyhisselâm" bunların birini yapmıyordu. Rabbimiz yemez, içmez. Onda değişiklik olmaz, bunu da biliyor musunuz? Îsâ aleyhisselâmın anası var idi. O, her çocuk gibi dünyaya geldi. Onlar gibi beslendi. Yer, içer, zararlı maddeleri kendinden atardı. Bunu da biliyorsunuz değil mi? O hâlde, Îsâ "aleyhisselâm" sandığınız gibi nasıl olur?" Onlar, birşey demeyip, sustular. İnat edip iman etmediler. Bunun üzerine, Allahü teâlâ, onları mübâheleye çağırmasını emretti. Resûlullah bana inanmıyorsanız, gelin sizinle mübâhele edelim. Ya'nî, (Hangimiz zâlim isek, yalancı isek, Allahü teâlâ ona la'net etsin, diyelim!) buyurdu. Şerhabîl, bunları toplayıp, "Bunun Peygamber olduğu herşeyinden anlaşılıyor. Bununla mübâhele edersek, ne biz kurtuluruz, ne de, bizden sonra gelenlerimiz kurtulur. Muhakkak bir belâya uğrarız!" dedi. Mübâhele etmekten kaçındılar ve "Yâ Muhammed! Senden râzıyız. Ne istersen sana verelim" dediler... Reîsleri Abdülmesîh ile Şerhabîl, sonradan müslüman olup, Resûlullahın hizmetinde bulunmakla şereflendiler. Not: (Peygamber efendimizin hayatını, mucizelerini ve güzel ahlâkını doğru bir şekilde öğrenebilmek için "Kâinatın Efendisi" kitabını önemle tavsiye ederim. (0212 520 41 51)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.