Zulüm cezasız kalmaz!

A -
A +

İs­lam bü­yük­le­ri, her­ke­se iyi dav­ra­nır­lar, kim­se­yi üz­mez­ler; özel­lik­le de zu­lüm­den ve zul­me se­bep ola­cak dav­ra­nış­lar­dan şid­det­le ka­çı­nıl­ma­sı­nı tav­si­ye bu­yu­rur­lar­dı. İs­ma­il Fa­kî­rul­lah haz­ret­le­ri, 11-12 yaş­la­rın­da­ki İb­ra­him Hak­kı haz­ret­le­ri­ne tes­ti­yi ve­rip, çeş­me­den su dol­dur­ma­sı­nı is­te­miş. İb­ra­him Hak­kı git­miş çeş­me­nin ba­şı­na, tam su­yu dol­du­ra­cak, bir at­lı gel­miş, kül­han­be­yi. Bas­mış kır­ba­cı ço­cu­ğa; de­miş, çe­kil ora­dan. Al­lah Al­lah. Ço­cuk kö­şe­ye sı­kış­mış, kork­muş, at da az­gın bir at, adam da kül­han­be­yi. Bu de­miş be­ni öl­dü­re­cek bu­ra­da. Ben ke­nar­dan sıy­rı­lıp ka­ça­yım di­ye dü­şü­nür­ken tes­ti kı­rıl­mış. Tes­ti kı­rı­lı­yor, su ala­mı­yor, ge­li­yor eli boş ho­ca­sı­na. Ho­ca­sı so­ru­yor, ne ol­du sa­na böy­le? Ho­cam di­yor, tam su­yu dol­du­ra­cak­tım, bir adam gel­di atıy­la bir­lik­te, ba­na bir kır­baç sal­la­dı, ben de ke­na­ra çe­kil­dim, ama at çok az­gın­dı bir çif­tey­le be­ni öl­dü­re­cek di­ye kork­tum, ka­çar­ken tes­ti kı­rıl­dı. Pe­ki de­miş ho­ca­sı, sen ona bir laf et­tin mi? Et­me­dim. Ça­buk git ona bir şey söy­le! Ne di­ye­yim? Zâ­lim­sin de, kö­tü bir şey söy­le gel! Ço­cuk git­ti, ya kor­ku­sun­dan, ya ede­bin­den bir şey söy­le­ye­me­di. Kalk­tı ge­ri gel­di. Ho­ca­sı, ne söy­le­din de­di? Ho­cam yi­ne bir şey söy­le­ye­me­dim de­di. Yap­ma de­di, yap­ma, koş ye­ti­şe­bi­lir­sen bir şey söy­le. Git­ti, fa­kat at öy­le az­gın bir at ki, al­mış sâ­hi­bi­ni al­tı­na, tek­me­le­ri­ni ada­ma vu­ra vu­ra, ada­mın ba­ğır­sak­la­rı çık­mış öl­müş. Gel­miş ge­ri­ye, sor­muş ne ol­du? Efen­dim at ada­mı öl­dür­dü. Ya­zık ol­du, bir tes­ti­ye bir can git­ti. Eğer sen ona bir şey söy­le­sey­din, bi­raz öde­şe­cek­ti­niz, o zâ­li­min zul­mü doğ­ru­dan doğ­ru­ya Al­la­hü te­âlâ­ya ha­va­le ol­ma­ya­cak­tı. Ara­nız­da bir me­se­le ola­cak­tı. Fa­kat sen su­sun­ca, Ce­nâb-ı Hak­ka ha­va­le et­miş ol­dun, Ce­nâb-ı Hak da zâ­lim­den in­ti­ka­mı­nı iş­te böy­le alır. İs­lam bü­yük­le­ri, her gü­nah af ola­bi­lir ve­ya gü­na­hın ce­zâ­sı âhi­re­te ka­la­bi­lir. Ama zâ­lim, dün­ya­da, ce­zâ­sı­nı çek­me­dik­çe öl­mez, ahi­ret­te çe­ke­ce­ği ay­rı bu­yur­du­lar. Bu­na rağ­men, zu­lüm ede­ni af et­mek, in­san­lı­ğın en yük­sek de­re­ce­si­dir. Bu sı­fat­lar, düş­ma­nı dost ya­par. Şeyh İbn-ül Ara­bi bu­yur­du ki: "Kö­tü­lük ede­ne iyi­lik ya­pan kim­se, ni­met­le­rin şük­rü­nü yap­mış olur. İyi­lik ede­ne kö­tü­lük ya­pan kim­se, küf­ran-ı ni­met et­miş olur." Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.