Beyaz bir çizgi

Sıcak bir günde, aşırı sıcaktan bunalınca bir ağacın altına yatar, çocuk gözlerimle, mavi gökyüzüne beyaz bir çizgi çizerek ilerleyen uçakları ufukta kaybolona dek izlerdim. Mavi gecelerde ise yanıp sönen kırmızı lambalarıyla gökyüzünde yıldızların arasında hızla gidişini de izlerdim. Yirmi beş yaşına dek o uçakları sadece gökyüzünde seyretmekle yetindim... İlk defa uçağa bindiğimde ise "o sevimli kuş buymuş" dedim... Bir gün türbülansa yakalandık. Korktum...Yıllar sonra bir dostumla seyahat ederken korktuğumu görünce bana; "Allah ölmen için uçağa binmeni beklemez..." dedi. Ve korkmadan uçağa bindim... * Geçen hafta THY Genel Müdürü Temel Kotil, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile Kenya'ya gittik... Başarılarıyla dünya gündemine oturan THY'nin başına gelen bu felaketi milletçe atlatabilmek için çaba sarf etmeliyiz... Lakin, 'ateş düştüğü yeri yakar' derler... Her defasında pilotların ekmeğini helalinden kazandıklarını söylerim... * Gazetemizin yazarı Rahim Er ağabeyin oğlu Cüneyt'in de yaralılar arasında olması bizi derinden etkiledi... Küçük bir çocuk iken sevdiğim o güzel ahlaklı Cüneyt'e Allah'tan acil şifa diliyor ve dua ediyoruz... Hayat böyle bir şey işte... Bir varmış bir yokmuş misali... Demek ki o sevimli büyük kuş mavi gökyüzünde her zaman beyaz çizgi çizmiyor... Bazen kırmızı çizgi de çiziyor... Ama bilmeliyiz ki o kırmızı çizginin de adı kaderdir... Ve alın yazısıdır... Mavi gökyüzünde beyaz çizgi günlerine yeniden kavuşmak umuduyla, herkese geçmiş olsun diyoruz...