Beyaz duvarlar

A -
A +

Her büyük terör olayından sonra devletin en tepesindekilerden bir açıklama düşer ajanslara; -Terörle mücadele azim ve kararlılıkla sürecek! Yine öyle günlerden biriydi... Olağanüstü Hal Bölge Vali Yardımcılığı yapan ve terörle mücadele eden dostum Aydın Arslan ile Ankara'da karşılaşmıştık... Mücadelesinden rahatsız olanlar kendisini merkez valisi yapmıştı... Teröristlerin hedefindeki bir isim olduğundan da devlet kendisine araçsız koruma polisi tahsis etmişti... Gülerek diyordu ki; -Koruma tahsis ettiler ama benim kişisel aracım yok, araç da vermediklerinden belediye otobüsüne biniyoruz polisle birlikte... Belediye otobüsündeki kalabalık beni sıkıştırınca koruma polisim iki de bir sayın valim bu tarafa geçelim dediğinde vatandaşlar bizimle dalga geçiyordu, çünkü kimse vali olduğuma inanmıyordu... En komiği ise elli kişinin içine giriyorum ve terörden de korunuyorum... Daha sonra siyasi bir iktidar değişikliğinde ise bu defa aynı yere Olağanüstü Hal Bölge Valisi olarak tayin edilmişti... Bir gün Diyarbakır'a gittiğimde ise kendisine bunları hatırlattığımda demişti ki; -Bir gün gelecek, teröristler bizden daha iyi korunacak... Kendisi uzun yıllar bölgede görev yaptı... Ama komedilere kalbi dayanamadı ve vefat etti... * Bu hatırayı neden naklettim? Belirteyim... Kırk yıldan beri şehit cenazelerinin başlarında 'eşkıyanın başı görüldüğü yerde ezilecektir!' nutuklarını çeken siyasiler ve generaller eşkıyanın başını gördükleri yerde de dediler ki; -Memlekete hoş geldin! Eşkıyanın başı da dedi ki; -Ülkeye hizmet edebilirim... Ve TBMM apar topar idam cezasını kaldıran yasayı çıkarttı ve kendisine bir ada tahsis etti... Geçtiğimiz günlerde Ertuğrul Özkök eşkıyanın başına tahsis edilen adada 250 subayın ve bin askerin görev yaptığının bilgisini paylaştı... Ve eşkıyanın başının devlete maliyetinin eski parayla 45 trilyon olduğunu köşesinde yazdı... Bu bilgi arada kaynadı gitti... Öte yandan milletvekili emekli aylıklarına yapılan 100 liralık zam için CHP, iptal için Anayasa Mahkemesi'ne gitti... Komedi artık beyaz perdeden kentlerin beyaz duvarlarına sıçramış... H Merhum Vali Aydın Arslan bu komediyi görmedi ama gördüklerine kalbi dayanamayıp 46 yaşında hayatını kaybetti ve üç çocuğu yetim kaldı... Şimdi öğreniyoruz ki eşkıya ile mücadele edenlerle eşkıya arasındaki fark her geçen gün açılıyor ve durum gittikçe komedileşiyor... Komedi artık beyaz perdede değil, kentlerin beyaz duvarlarına taşınmış... Bu ülke ne acıdır ki yüzyıllardan beri sadıkları ihanete, hainleri sadakate davet edip duruyor... Strateji bu oldukça daha çok bu komedi oynar kentlerin beyaz duvarlarında... Ve her şeyden önemlisi duyguları terörize etmişler... Gülünecek şeye ağlanıyor, ağlanacak şeye gülünüyor bu ülkede...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.