Dağlara şarkı söylemek

Ne zaman kar ya da yağmur yağsa trafik kazaları da artıyor... Kent içi trafik çekilmez hâle geliyor... Şehir içindeki paralı gişeler ise işkenceden beter... Üç şeritli otobandan gelip kırk ayrı gişeden çıkmaya ve üç şeritli yola yeniden girmeye çalışabilmenin eziyetten başka bir adı yok... Bu eziyeti planlayanları tanımak isterdik... Hava güneşli ise; vergiciler, gümrükçüler, radarcılar gişelerin giriş ve çıkışlarında hiç eksik olmuyor, yağmur ve kar yağdığında ise bir yetkili dahi bulunmuyor. Şehirler arası yollar ise kan gölü... Yetkililer, vatandaşlara masaldan ibaret şarkı söyleme alışkanlığını sürdürüyor... * TIR, kamyon, minibüs, kamyonet, traktör, otobüs ve otomobil aynı yolda ve aynı şeritte ilerliyor... Birileri bu rezalete dur diyemiyor. İnsan ve yük taşımacılığını deniz ve demir yollarına kaydırmadıkça trafik terörü asla bitmeyecek. Trafik denilince bizde sadece 'radar' uygulaması akla geliyor... O da sadece güneşli havalarda... TIR, kamyon ve otobüsler hariç... * Ankara Beypazarı'nda minibüs TIR'la çarpışıyor 11 kişi ölüyor... Yetkililer, komik gibi bir açıklama yapıyor; - 10 kişilik minibüste 14 kişi bulunuyor! Sanki dört kişinin fazla oluşu kazaya neden olmuş gibi! Ve Siverek'te TIR otomobile çarpıyor; 5 ölü... Sadece bir hafta içerisinde iki kazanın sonucunda 16 kişi ölüyor... ABD savaşta dahi bir günde 16 askerini kaybetmiyor... TIR'lar, kamyon ve otobüsler trafik terörüne devam ediyor... Ne kadar mantıktan yoksun adam varsa sanki hepsi otobüs, kamyon, TIR ve minibüs sürücüsü olduğuna dair teze insanın inanası geliyor... İstanbul ve diğer büyükşehirler ise her geçen gün kamyon, otobüs, minibüs ve TIR'ların dehşet saçtığı kentlere dönüşüyor... Diyoruz ki; üçüncü köprü ve çevre yolları tamamen TIR, kamyon ve otobüslere tahsis edilsin, yeter ki gözlerimiz onları görmesin. Çünkü insanlar ağaçlardan daha kıymetlidir! Yeşil görmek isteyenler kan görmeye devam edecektir... Vatandaşlar da artık bıkıp usandı dağlara şarkı söylemekten!