Değişimlerin gayesi

Ünlü düşünür Roger Garaudy der ki; "Batı'nın devrimleri ne bu medeniyetin temellerini, ne de özünde taşıdığı büyüme modelini tartışma konusu yaptı..." Modeller, gelişmeler ve değişimler tartışma konusu dahi yapılmadan yaşamın her alanında hayata geçiriliyor. Tek gaye, zafere erişmesi... 'Hayatın gayesini ve anlamını değiştirmek' gibi bir maksadın kafalarda taşınmadığını dile getiren Roger Garaudy'i zaman hâlâ haklı çıkartıyor. Çünkü hayatın gayesi değişmiyor. Savaşlar sona ermiyor. * Güne başlarken önce gazetelere bakıyorum. Ardından ajansların geçtiği gündemlere. Ve sonra gece olup biten olayların raporlarına. TGRT Dış Haber Müdürü İrfan Sapmaz'ın hazırladığı dünya gündemine gözatıyorum; Nijerya'da 80 ölü. Irak'ta patlamalar 150 ölü. Arjantin'de 17 yaralı 115 gözaltı. Somali'de susuzluktan, 800 ölü. * 'Hayatın gayesini ve anlamını değiştirme'ye yarayan tek bir eylem yok. Hayatın gayesi öldürmelerle, saldırılarla, savaşlarla, işgallerle değil güzel ölümlerle son bulmalıydı, yaşamlar. Oysa cezalandırmalar sürekli pay ediliyor. * Önce arabalar bulundu. Sonra tanklar. Teknolojinin harika oyuncakları savaşların hizmetine sunan bir bilime hizmet edenler bilim adamı olabilir mi? Yüzbinlerce insan ölür müydü? Bilinmez... Dağda bir çoban olası geliyor insanın, böyle bir bilimi ve adamlarını gördükçe... Medeniyetler büyüdükçe, teknoloji geliştikçe yönetimler daha da çıldırıyor. 'Hayatın gayesini ve anlamını değiştirmeyen' ve güzel kılmayan her ne olursa olsun adına 'vahşet' demekten başka bir kelime bulunamıyor lügatte...