Doğu'nun bekledikleri

A -
A +

Alman yayılmacılığının ileri gelen savunucularından Dr. Paul Rohrback'a 'Almanya'nın geleceği nerdedir?' diye sorulduğunda; -Doğudadır... Türkiye'de... Mezopotamya'da... Suriye'dedir, der... Doğu bölgemizdeki bitmeyen terörün, isyanların ve halkımızın sürekli namlu ucunda yaşamasının sırrı bu satırlarda gizli... *** Alman İmparatoru Kayser II.Wilhem'in 'Doğu birini bekliyor!' sözüne karşı yüzyıldan beri strateji geliştiremeyen aydının ayıbı yok mu? 19 yıl The Times'ta gazetecilik yapan Peter Hopkırk, İstanbul'un Doğu'sunda Bitmeyen Oyun adlı eserinde, yüz yıldan beri oynanan oyunu anlatıyor... 1914 yazında çok yanlış bir hesap yaptığını ve İngiltere ile kanlı bir çatışmanın kaçınılmaz olduğunu anlayan Alman Kayzeri Wilhelm, İngiltere'nin Doğu'daki gücünü sonsuza kadar yok edecek bir 'cihad' başlatmaya yemin eder. Der ki: -Konsoloslarımız ve temsilcilerimiz tüm İslam dünyasını bu yalancı ve vicdansız millete karşı ayaklandırmalıdır. Almanlar, Osmanlı Devleti'ne de cihad ilan ettirir... *** 'Kafkaslar, İran ve Afganistan halkları ile Osmanlı'yı Britanya'nın yayılmacı imparatorluk çıkarlarına karşı bir araya getirecekti' diyen Peter Hopkırk; -Bunlar hep birlikte en büyük ve en hassasları olan Hindistan'a doğru fitili ateşleyeceklerdi. Hindistan, Britanya'nın elinden koparılacak olursa, genelde yaygara ve blöfle bir arada tutulan derme çatma imparatorluğunun geri kalanı kolayca çökecekti. Wilhelm'in danışmanları, Hindistan'ın barut fıçısına döndüğünü, patlatmak için ihtilal kıvılcımının yeterli olacağını belirterek; -Bu gerçekleşecek olursa, Hindistan tahtı, ülkenin büyük zenginliğiyle birlikte, nefret ettiği İngiliz kuzeni Kral V. George'dan kendisine geçecektir. *** Wilhelm tahta çıktığında Almanya'yı en büyük güç haline getirmeyi hayal eder ve dünyanın bekçiliğini yapan Britanya Silahlı Kuvvetleri'nin yerini almayı hedefler... Birilerinin güç ve iktidar kavgalarına Osmanlı'nın bulaştırılarak Alman saflarında yeralması da bu tarihlere rastlar... *** Sınırlarımızın dışındaki ve içindeki 'Doğu'dan yüzyıldan beri çok şeyler bekleniyor... Olan sadece bize oluyor... Fillerin tepiştiği topraklarda; bu ülke kimileri tarafından köprü, kimileri tarafından stratejik hamal gibi kullanılmak isteniyor. Sevilmeyişimizin nedeni ise kendimizi kullandırmamaktan kaynaklanıyor... Sınırlarımızın doğusunda kimseden bir şey beklemiyoruz... Ama dünya çok şey bekliyor... Doğu'nun dünyadan tek beklediği şey; huzur... Ve şerefli bir yaşama imza atmak... Bunlar da doğudakilerin dünyadan bekledikleri... Bakalım kimin beklentileri gerçekleşecek? Zaman elbet kimin ne beklediğini gösterecek...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.