Düğmeler kopartılmadıkça

A -
A +

Başkent Ankara'da yapılan vahşice terör eyleminin ardından, yıllardan beri, söylenen, bilinen, duyulan demeçler yine ardı ardına geldi. Şehitlerin cenaze törenlerinde tabutların başlarında; "Eşkıyanın başı görüldüğü yerde ezilecektir!" nutuklarını çeken anlayış eşkıyanın başını gördükleri yerde de, 'memlekete hoşgeldin' dedi. 'İdam cezası kalkmalı' diyerek İmralı'da 'tosunlar' gibi eşkıyanın beslenmesine razı olan bir anlayışla terör bitirilemez ve mücadele de edilemez... Eşkıyanın başına bir bedel ödetilmeliydi. * Bu ülkenin huzuruna kurşun sıkanlar sokaklarda 'canlı bomba' gibi geziyor ve her gün birileri yakalanıyor. Çünkü; pişmanlık yasalarından istifade ettirilir ve bir de üstüne üstlük iş verdirilirse, belediye başkanı seçilirlerse, iki de bir af çıkartılır ve cezaevleri boşaltılırsa 'canlı bomba' ların varacakları son durak elbette; Ankara'daki otobüs durağı olacaktı... Huzuru bize çok görenler, elli yıldan beri değil, yüzyıllardan beri aynı oyunu oynuyor... Biz ise onlarla 'dost' olmak için çırpınıyor, kapılarında bekliyoruz. Ne yaparsak yapalım bazılarından dost hiç olmuyor; aslan, kaplan, sırtlan, çakal, kurtla olunmadığı gibi... Bizde sürekli başa dönme hastalığı yeni değil... Asırlardır bu hastalığı yenmeye çalışıyoruz... * Mısır'ın başkenti Kahire'de yıllar önce yapılan Su Zirvesi'nde Irak Büyükelçisi ABD''li diplomata; Orta Doğu'da savaş ne zaman sona erer? diye sorunca diplomat tek kelimeyle cevap verir; petrol bitince. Mısırlı diplomat ise kahkahalarla gülmüş ve diğer ülkelerden gelen Arap bilim adamlarına dönmüş; Siz bu laflara inanmayın. Petrol biter ardından, su savaşları başlar... Yani bunlar ne yapıp eder bizleri savaştıracak bir konu bulur. Hiçbir şey bulamazlarsa uzun ve kısa boyluları savaştırırlar... Biz Arapların anlamadığı da savaşların biteceğine dair hâlâ umutlu olmamız... Arapların beslediği umutlara ne kadar da çok benziyor; bizim umutlarımız... Birini bitirsek, başka bir terör örgütü kuruluyor ve yeni eylemler başlıyor veya uzakta bir yerlerde düğmeye basarak başlatılıyor... Düğmeler kopartılmadıkça, kör düğüm çözülemiyor. Bataklık kurutulmadıkça, sineklerle savaş bitmiyor... * Amerika, Irak'ta otuz yıl devlet başkanlığı, bakanlık yapanların kafalarını darağaçlarında kopartıyor, biz bir tane kafayı kopartamadık. Neymiş; insan hakları! Şehitlerin hakkı hiç yok muydu?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.