Düşünceler

A -
A +

Dünyanın her yerinde; iktidar koltuğuna kim oturursa otursun düşmanı hiç eksik olmaz... Koltuk gider kavga biter misali... Bir zaman dünyayı yöneten ve şimdi köşesine çekilen liderlerle kimsenin bir hesabı var mı? Yok... Neden? Çünkü artık bir güç değil... Asırlık bir gelenektir, yönetilenler, yönetenleri sevmez... İktidar koltuğunda oturanları düşmanıyla görülecek bir hesabı varmış gibi kendilerince bir davranış modeli geliştirmeyi muhalif siyaset zannedenler, doğru ya da yanlış diye bir ayırt etmeden; ya güce tapar, ya da güce karşı savaş ilan eder! Sürekli, düşmanca bir tutum sergilemeyi muhalefet sayanlar çizgiyi bir türlü doğru çizmez. Ülke meselelerine bakış, iktidar-muhalefet ilişkisinin çok ötesine geçmiş. Fikirler çarpışmıyor... Tartışmalar bilimsel değil... Doğrular; iktidar koltuğunda kimin oturduğuna göre değişmekte... * İki yüz yıl önce, ırk çatışmalarıyla Osmanlı Devleti'ni tasfiye eden batılılar, şimdi de medeniyetleri çatıştırmaya gayret ediyor... Zaman değişiyor... İnsanlar da değişiyor... Kısaca, çağ değişiyor... Değişmeyen, kalıplaşmış anlayışın kendisidir... Bir zamanlar; YÖK'e hayır diyenler, bugün YÖK kalsın diyor... Ve yine dün darbe anayasasına hayır diyerek sokaklara dökülenler, bugün, anayasa asla değiştirilemez diyor... 'Düşünüyorum öyleyse varım' demek marifettir ama 'değişiyorum öyleyse varım' diyebilmek daha büyük marifettir... Düşünüp, düşünüp bir türlü değişmemek ise marifet değildir... Yoksa; boş düşüncelerden ibaret bir hayat demektir...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.