Düşünceyi 'dağ'laştıranlar

"Denebilir ki; geri kalmak demek, eğitim bakımından geri kalmak demektir. İnsanı muasır ihtiyaçlarına göre yetiştirip kadrolaştıramayan cemiyetler isterlerse dünyanın en zengin coğrafyalarında otursunlar, dünyanın en mühim körfezlerine, limanlarına, boğazlarına ve kanallarına sahip olsunlar, topraklarının altında petrol denizleri bulunsun, yabancı mühendislerin ellerinden çıkan lüks ve konfora sahip olsunlar yine de geri kalmış memleketlerdir." Eski devlet bakanı değerli dostum Gürcan Dağdaş'ın kaleme aldığı 'Düşünceye Davet' adlı eserinde merhum S.Ahmet Arvasi'ye ait yukarıdaki satırları okuyunca, insan kendini bir adım öteye gidemeyenlerin kervanında yol gitmeye çalışan bir yolcudan farksız hissediyor... * Dağdaş kitabının önsözünde diyor ki; - Osmanlı'nın mirasına sahip, zengin bir düşünce birikimi olan bir milletiz. Geleceğin ve yeni güç merkezlerinin şekillendiği bu yeni yüzyılda, yönlendirilen ülke olmayı hak etmiyoruz... Osmanlı dünyayı yönlendirdiği zaman, insanlarını da yönlendiren fikir sahipleri vardı... Bugün başkaları tarafından yönlendiriliyorsak, insanlarımızı da başka ülkelerin fikir mimarlarınca yönlendirilmiş olmasından kaynaklanıyor... * Arif Nihat Asya, Prof. Erol Güngör, Necip Fazıl Kısakürek, Peyami Safa, Tarık Buğra, Seyid Ahmet Arvasi, Yahya Kemal Beyatlı, Ömer Seyfettin, Mustafa Necati Sepetçioğlu, Dündar Taşer, Ahmet Yesevi, Galip Erdem, Mehmet Emin Resülzade ve Alparslan Türkeş gibi fikir mimarlarının fikirlerinden bazı bölümleri kitabına alış gerekçesini ise şöyle açıklıyor Gürcan Dağdaş; "Düşünce dünyamızın bu değerli fenerlerinin ışıklarını yansıtmak, yaşanan düşünsel sıkışmanın açılmasına bir nebze olsun katkı sağlamaktır..." * Ya bugün? Dağdaş'ın 'düşünce iklimi' tabiriyle tarif ettiği kaç fikir mimarı var? Bugün 'ak' dediğine, yarın 'kara' diyecek adamlara fikir mimarı denilir mi? Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in "Fikrin ne fahişesi oldum ne de zamparası..." mısrasında belirttiği türden 'sözde fikir mimarlarının' cirit attığı topraklara döndük... 'Düşünce ikliminin renklerinin üzerindeki sisi kaldırmak' için milyonları düşünceye davet eden Gürcan Dağdaş'ın eseri okunmaya değer... Düşmeden, düşüncelerini 'dağ'laştıran adamları tanımak ve 'iz'lerinden gitmek gerekli...