Pakistan'da altı nehrin taşmasıyla yaşanan sel felaketi bir milleti nasıl perişan edebiliyor, bir ülkeyi nasıl kilitleyebiliyor, aç, susuz ve çaresiz bırakabiliyor oluşuna şahit olduk... Kurulduğu günden beri yönetimine on parmağını sokup rejimini, stratejisini, ekonomisini, siyasetini bugüne kadar karıştıran ABD ve Batı ülkenin içinde bulunduğu felakete karşı ise oldukça duyarsız... Pakistan'da ve Afganistan'da ise sular hiç durulmuyor... Terör her iki ülkenin baş belası... Uyuşturucunun beşiği... Sevkiyatın ilk adresi... Darbelerin saatini kollayan askerin ise eli kulağında... Yetkisizlik böylesine sorumsuz bir boşluk doğurmuş... Ve bu boşluğu da büyük bir kaos doldurmuş... Oysa, 'güç sorumluluk getirir, sorumluluk güç getiremez' gerçeğinden habersiz eli silahlı cahil kalabalıklar batıya karşı savaştıklarını düşünürken, aslında batılıların ekmeğine yağ sürdüklerinin kimse farkında dahi değil... * Pakistan'ın uğradığı bu sel felaketinde yine ilk yardımı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yaptı ve yaptırmaya devam ediyor... Geçen günlerde 'referandum' kampanyası olmasına rağmen Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, işdünyasının kadın liderleriyle bölgeye büyük bir yardım paketi götürdü... Başbakan Erdoğan da yakında büyük bir çıkartma yapacak bölgeye... Sel felaketinden kurtulanları ise bekleyen büyük bir salgın hastalığına karşı İşadamı Ethem Sancak'ın büyük bir ilaç yardımı götürdüğünü de öğrendik... Ve Kızılay'ın bütün varlığıyla bölgedeki her meseleye koştuğunu ve her derde derman olmaya çalıştığını biliyorduk... Ülkemizde açılan yardım kampanyaları ve küçük çocuklarımızın dahi harçlıklarını hesap numaralarına gönderdiklerini öğreniyoruz... Kardeşlik ve sevgi buydu ve böyle olmalıydı... Buna 'eksen kayması' diyenlerin biraz utanıp sıkılması lazım artık... Bu ülkenin ekseni insanlığa, dostluğa kayıyor oluşunu görmeyenlerin asıl kendi ekseni kaymış... * Ekseni kayanların ne yaptığını ise görmeyenler o kadar çok ki... İki gün önce Wall Street Journal'ın haberine göre ABD'nin S.Arabistan'a 60 milyar dolarlık silah satışı yapmasının kesinleştiğini ve ABD hükümetinin tarihindeki en büyük silah satışının olacağı anlaşmanın yürürlüğe girmiş olduğunu belirtiyordu... İsrail'in ise bu silah satışına bir itirazının olmadığı bilgisi yeralıyordu! Başbakan Erdoğan'ın İslam ülkelerine sitem etmekte ne kadar haklı olduğu bir defa daha anlaşılıyordu... Bu kadar silahı alıp da ne yapacağını, yüz yıldan beri kiminle savaştığını, bölgede en büyük düşmanın kim olduğunu, bu silahlarla ne yapacağına dair bir soruyu ne acı ki kimse S. Arabistan'a sormuyordu... Bu nasıl bir kardeşlik? Tarif etmek zor... Bizlere sabahtan akşama kadar uzlaşma sanatını anlatan ve insan hakları masallarıyla bizi oyalayan ABD ve Batı ise milyarlarca dolarlık silah satışı yapmaya hiç utanmıyor... Kan, bu yedi başlı ejderha devletlerin tek yaşam kaynağı... Taraftarlıktan dem vuran gazeteler bunları da yazsa ya?