Derler ki; "Gün başlarken, kral adına savaştıklarını iddia eden ve kahramanlar gibi meydanlarda gezenler, gün dönerken kralın sarayı kuşatılmışsa, sahte kahramanlar da krala karşı savaşanlar arasında yer alır..." Derler ki; "İyi gün dostları her yerde ve her zaman bulunur... Lakin kimin dost olduğu ise en kötü günde belli olur... Öyle bir dostun varsa, kötü günden de korkma..." Derler ki; "Barış vakitlerinde barış adamı çoktur. Savaş vakitlerinde ise savaşan adam bulmak çok zordur." * Derler ki; "Güçlü olduğun vakitlerde, herkesi o kadar dostun zannedersin ki, bu ara gerçek dostlarını unutur gidersin... Gücün tükendiği vakit kimselerin yanında kalmadığını gördüğünde ise, hani dostlarım nerede diye feryat dersin..." Derler ki; "Savaş zamanı savaşanlar, barış zamanı da barışanlar el üstünde tutulur..." Kısacası; derler ha derler... Genelkurmay, kara kışa rağmen harekâta başladı, bazı kalemşorlar da ne hikmetse 'kahraman' kesildi... Harekât bittiğinde ise göreceksiniz 'aydın' tiplemeleriyle yine teröristlerin avukatlığına soyunacaklar... Bizler, aynı filmi izlemekten bıktık... Lakin, bu 'aydın' tipleri gün başlarken başka, gün dönerken başka olmaktan bıkıp usanmadı... Asırlardan beri yukarıdaki sözleri diyenler, bizlere bu tipleri anlatıyor... Vatandaş, vatansever olabilmek ve şehitlerin yanında yer alabilmek; bir günlüğüne değil, her gün olmalıdır...