İlerleyemeyen insan

A -
A +

Çarşamba günü Ankara'da Genelkurmay Başkanı Org. Başbuğ'un iletişim toplantısındaydık.. Eskiden beri 'sevimli bir baba' gibi insanların yüzüne bakışından tanıdığımız Org. Başbuğ, Genelkurmay Başkanı olarak ilk gezisini 'teröristlerin cirit atmaya çalıştığı' Güneydoğu ve Doğu bölgelerimize yaptı. Halkın içerisine karışıp vatandaşların elini sıkıp, hal ve hatırlarını sorarak adeta sessiz bir çoğunluğun oluşturduğu bir buz dağını eritti... Org. Başbuğ'un bu politikası bölgede bir çok oyunu bozacaktır... Mesele; sadık ile haini ayırt edebilen bir teraziye sahip olabilmektir... * Toplantıda, gazeteci arkadaşların dilinde adeta bir alışkanlık haline gelen 'Paşam' sözlerine karşılık Org. Başbuğ "Bana Paşam demeyin!" diyerek bir ezberi daha bozdu... İstanbul'a dönerken notlara bir kez daha uçakta bakınca Org. Başbuğ'un devir-teslim törenindeki sözleri aklıma düştü... Org. Başbuğ diyordu ki; "Maalesef her zaman istekler gerçekleşememektedir. Bu güzel gezegen yapılan yanlış hesaplar ve ihtiraslar nedeniyle zarar görebilir. Ne var ki, akıl, bilim ve teknolojik gelişmeler dünyayı savaş alanı değil, barış ortamı yapmaya yetmiyorsa, insanlığı ilerlemiş kabul edebilir miyiz?" * Haksız mıydı? Asla! Çünkü Org. Başbuğ biliyordu ki; tutkularına, hırslarına esir olan ve öfkelerine yenik düşen milletler, günü gelince bayrağını ve devletini de kaybeder! Terör dahil bir çok konuda ezber bozacağına inandığımız Org. Başbuğ 'Bana Paşam demeyin!' sözüyle adeta 'Ben, içinizden biriyim!' diyerek bu ülkenin namuslu insanına seslendi ve çok önemli bir mesaj verdi... Bu ülkede; ilerleyen insanlığın güzel günleri hak ettiğine inanan bir Genelkurmay Başkanı artık var...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.