Kendine yabancı düşenler

İnsanoğlu; bilmediğinin düşmanı olma hastalığından bir türlü kendini kurtaramıyor! Kendi tarihine yabancı kalabilenler tarihini sevemiyor ama yedi düvelin yedi milletin tarihine ve kahramanlarına hayran olabiliyor! Anlamak zordur... Her fırsatta Osmanlı aleyhine çalakalem iki satır karalamak marifetten sayılıyor... * Duymuşlar ve dinlemişler ki 'Abdülhamid Han jurnalciliği ve istihbaratçılığı' diye... Ne zaman duymuşlar? "Orta ve lisede dinlerdik" deniliyor... Kimden? Belli değil! Dinlenen her söz doğru mudur? Eğer doğru kabul ediliyorsa, yalan ve iftira nereye konulacak? 'Yargısız infazdan' şikayet edenlerin aklına nedense daima Sultan Abdülhamid Han dönemi geliyor ama 'Sultan' hiç dinlenmiyor! Otorite tarihçilerin eserleri okunmuyor... Söyledikleri ise hiç dinlenmiyor... Kırk dereden getirilen su gibi, doğrulara aldırış edilmiyor... Mesele; su içmek değil! Anlaşılıyor ki; dert, suları bulandırabilmek... * Abdülhamid Han ise bütün bu suçlamalara karşı hatıralarında diyor ki; "Yabancı devletler kendi emellerine hizmet edecek kimseleri vezir ve sadrazam mertebesine kadar çıkarabilmişlerse, devlet güven içinde olmazdı. Doğrudan doğruya şahsıma bağlı bir istihbarat teşkilatı kurmaya bu düşünce ile karar verdim. İşte düşmanlarımın 'jurnalcilik' dediği teşkilat budur..." 'Yıldız İstihbarat Teşkilatı özellikle Ermeni komitacılara karşı istihbarat faaliyetlerinde bulunmaktaydı' diyen tarihçiler dinlenmiyor... * Jurnalciliğin utançlığından bahsedenler, Sultan Abdülhamid Hanı yargılayıp aşağılayanlar, sabahtan akşama kadar 'jurnalcilik' yaptıklarını ne yazık ki hatırlamıyorlar... Gazetecilik, yani Fransızca'daki karşılığı Jurnalist olan mesleği icra ederken, kendilerini yere-göğe sığdıramayıp duruşlarını beğenenler jurnalcilik yaptıklarını ne acı ki unutuyorlar! Anadolu'da derler ki; "Annenin seni doğurduğu saatleri hatırlıyor musun? Sen ağlarken herkes sevinçle gülüyordu. Öyle bir ömür geçir ki, sen öldüğünde herkes ağlasın..." Sultanların hayatlarını nasıl geçirdiğini, kararlarını nasıl verdiğini, bu millete asırlardan beri karalayarak izah edenler, duvarlarındaki aynalara baktıklarında; kendine yabancı, yabancıya dost olduklarını görecektir!