AB, Türkiye'den şikayet ediyor; "Reformlar yavaş ilerliyor!" diyor... * Cep telefonu, ipod, mp3, dvd, cd, digital fotoğraf makinesi, print, üç yıl çalışıyor sonra bozuluyor... Buzdolabı, çamaşır ve bulaşık makinesi gibi dayanıklı tüketim malları beş yıl dayanıyor... Arabaları en fazla beş yıl kullanıyoruz... AB hâlâ değişmediğimizi söylüyor... Oysa; politikalarımızı, siyasetimizi, idarecilerimizi, sağduyumuzu, kırmızı çizgilerimizi sürekli değiştirmemize rağmen, yine de batıya yaranamıyoruz... AB'nin dönem başkanlığını üstlenen Çek Cumhuriyeti ise kendi parasını kullanmaya devam ediyor ve AB üyesi olmasına rağmen, AB bayrağını göndere çekmeyi reddediyor... * Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu geçen aylarda Almanya'nın Berlin ve Köln şehirlerine gitmişti... Bakan Yazıcıoğlu, Federal İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble ile görüşmesinde Federal Kriminal Dairesi yeni iç güvenlik yasa tasarısı kapsamında imamların dinlenmeye alınma projesinden, Türkiye'nin rahatsızlığını dile getirmişti... Peki, Türkiye böyle bir yasa tasarısı hazırlayarak kiliseleri, papazları ve rahipleri dinlemeye alsa ortalık yangın yerine dönerdi... Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Avrupa Birliği ve hatta dünya ayağa kalkardı... Avrupa dinleyince iç güvenlik... Türkiye dinlerse insan hakları ihlali! İsrail, Gazze'ye 'ahtapot' bombaları yağdırıyor... Beyaz Saray ise; "Savunmaya yöneliktir!" diyor... 'Çifte standartı' anlatan kısa hikâyelerden destan yazılır ama güçlü olanın savaş kazandığı dünyada mazlumların destanlarına itibar eden yok...