Münih-Salzburg arasında

Geçen hafta Almanya'nın Münih kentindeydim... Karayoluyla Avusturya'nın Salzburg şehrine giderken, yol boyunca gördüklerim karşısında hayret ettim. Ne zaman Avrupa ülkelerine gitsek, olması gereken tablolarla karşılaşıyor, bizde neden yok diyoruz. Bir gün bizde de olur umuduyla avunmaya devam ediyoruz. Ama olmaması gereken tablolarla karşılaşmaktan da yorgun düşen bir savaşçı gibiyiz. * Tarımını adeta sanatlaştıran Avrupa, köylüsünü köyünde mutlu etmenin formülünü bulurken ve köye standart getirebilmeyi başarırken, biz ise; Avrupa'da herkesin kentlerde yaşadığını, köylerde tarımın ve hayvancılığın yok olduğunu zannediyoruz. Bir tarlanın dahi nadasa bırakılmadığını görünce daha iyi anlıyoruz. İşte o zaman; AB yolunda daha çok yol almamızın mecburiyetini de anlıyoruz. * Meşhur bir fıkra vardır; Kırşehirli'nin biri Kadıköy'e gelir... Birine sorar; burası neresi? Adam da; Kadıköy, der. Kırşehirli sinirlenerek; bizim oraya şehir, buraya da köy diyenin... Fıkra anlatmaya çalıştığımızı özetliyor... * Avrupa'nın marka olan tüm lüks gıda ürünlerini çılgınlar gibi ithal ettiğimizin farkında değiliz... Peynirden, şekere kadar... "Tarım ülkesi olmaktan çıkmalıyız" diyenleri Münih-Salzburg arasında yolculuk yapmaya davet ediyoruz.