Saatleri yeniden ayarlamak

A -
A +

Zürih'te geçen hafta dostlarla sohbet ediyorduk... Ne yaparsak yapalım, ne kadar kaçarsak kaçalım bizim milletimiz ne yapıp ediyor eninde sonunda konuyu ya siyasete, ya da spora getirmeyi başarıyor... Çünkü her iki konuyu konuşmaya bayılıyoruz... Âdeta hava ve su gibi... Ama derinlemesine bir analiz yok... Günlük gazete haberleriyle olayları yorumlayan, karar veren ve geleceği görmekten çok uzak duruş sergileyen o büyük kalabalıklar saatlerini sürekli sonuçlara göre ayarlamış... İsviçreliler dünyaya saat pazarlıyor... Biz de saat tüketiyoruz... Bazan dünyanın parasını verip koluna takarak... Bazan de sabahtan akşama kadar konuşarak... Saatlerimizi ayarlamaya yeni bir enstitü gerek! * 80 darbesinin ardından siyasi izm'lerden, spor yöneticiliği yaptıktan sonra spordan nefret etmiş ve her iki konu konuşulduğu zaman da oradan kaçmaya çalışan biri olarak İsviçre'deki günlük hayatın akışını dostlarımıza sorduk... Bilemediğimiz... Veya bizde olması gereken! Yani İsviçre halkı sabahtan akşama kadar siyaset veya spor mu konuşmakta? diye sorduğumuzda aldığımız cevap; -Hayır! * Diyorlardı ki; - Burada her an sokaklarda veya caddelerde Başbakanı bisikletiyle gezerken görebilirsiniz... Kimsenin de pek ilgisini çekmez... Başka? diye sorduğumuzda yine diyorlardı ki; - 7 yıl Zürih Belediye Başkanlığını yapan Dr. Elmar Ledergerber 16 yaşındaki oğlunun eğitimi ile ilgileneceğini söyledi ve başkanlığı bıraktı... Ve üç gün önce istifa eden Hollanda Başbakanı Mark Rutte'nin işe bisiklet ile gittiğini de bilmeyen yoktu... İngilitere Başbakanı David Cameron'un parlamentoya bisikletiyle, İngiltere eski Genelkurmay Başkanı'nın mesai saatinden sonra ressam arkadaşının sergisine bisikleti ile katıldığını da dünya basınından biliyoruz... * Batılılarda bu durum zorlamayla, oy hesaplarıyla yapılmış değil... Bizdeki üst düzey yetkililer bisiklete binip gitmeye kalkışsa, herhalde varacakları yere gidene kadar iki saat geçer... Ve o iki saat içerisinde de kaç bela atlatacakları belli dahi değil... İsviçre dünya piyasalarına her gün yeni bir saat modasıyla para kazanırken, bizde ise saatleri kuru lafla tüketmek moda... Saatlerimiz bozuk, ayarlamak için yeni bir enstitü gerek! Ya da susmayı bilmek!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.