Seçim sürecinde yorgun geçen gün ve ayların ardından büyük kentlerin adeta boşaldığı, kalabalıkların usulca kentlerin kaldırımlarından çekildiği sessiz bir günde İstanbul'dan Fas'a geldik. Fas'ın dünyaca ünlü kentlerinden Kazablanka'ya ayak basar basmaz sıcakla karşılaşınca, sıcaktan kaçıp sıcağa yakalanmanın talihsizliği de bu olsa gerek dedik. İstanbul'dan ayrılırken, kent adeta boştu.. Sessizlik şehrin çehresine yansımış ve insanlar yorgun ve argın çıktığı seçimlerin ardından kendilerini tatil yörelerine atmışlardı. Adeta geleceklerini garanti altına alıp gönül rahatlığıyla tatile çıkmışlardı... * Seçim meydanlarındaki kavgaların, sözlerin birden unutulması güzel bir gelişme.. Dün, üç damlada fırtına kopartanlar seçimin ardından demokrat kesilerek millet iradesine saygı duyduklarını açıklarken, birilerinin de çıkıp; şimdiye kadar bu partiyi iktidarda tutan kimlerdi? Yine milletin iradesi değil miydi? sorusunu kendilerine sormayı akıl edemedi. Millet kendi adına konuşanları, senaryo yazanları, felaket tellallığı yapanları biliyor ve körü körüne merdivensiz kuyulara hiç düşmüyor! * İktidara seçimle gelen bir parti olmasına rağmen, iktidar muamelesine tabi tutulmamaya çalışılan AK Parti'nin bu kadar oy alamayacağını hesap ve tahmin edemeyenlerin elindeki bilginin ne olduğunu gerçekten merak ediyorum. Dağların ardında yaşadıklarını zan ettikleri kitlelerin kızgınlıklarını görmeyenlerin akıbetinin sandığa böyle yansıyacağını bilmeyişlerine, göremeyişlerine bir isim bulmak gerekiyorsa, ben bulamıyorum.. Kısaca, suyu bulandıranların göl kenarından sopayla kovulması demokrasi açısından sevindirici gelişme.. Sağ partisi olduğunu iddia eden iki partinin TBMM'deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılmayarak, kenarda durup kavgayı seyrederek, demokrasiyi kurtarma kahramanlığına soyunmalarını sokaktaki çocuğa bile sorsaydılar, bunun itibarsız bir siyaset olacağını o çocuklar bile kendilerine söylerdi..."Kral çıplak" diyecek kadar cesarete sahip olan o çocuklar sokaklarda hâlâ top koşturuyor.. * En önemli gerçeği gözardı ederek masa başında yazılan senaryolara itibar edip meydanlara çıkarak milletten güvenoyu isteyenlerin yıllardan beri hep aynı kör kuyuya düştüğünü görmek bizleri şaşırtmıyor.. Bütün bu karmaşadan çıkıp Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan'la birlikte Fas'ın Kazablanka kendine geldik. Sıcaktan kaçıp sıcakla buluşmamızı serinleten tek şey sımsıcak yüreğe sahip gençlerle Kazablanka'da buluşmak oldu. Bir dönem dünyaca ünlü Kazablanka adlı filmin çekildiği topraklarda gezerken, ülkemizdeki duru sularda başlayan yeni bir devrin kirletilmeyeceğine, bulandırılmayacağına da artık inanmak istiyoruz.