Bu ülkede hemen her sektör 'tahterevalli siyaseti' ni uygulayan işgüzarla dolu. Yetenekler insanların işine değil, diline vurursa, bir de 'janjanlı' kelimelerle kendini kaptandan saydırabilirse 'gel keyfim' günleri başlar. Bu tipler her gün yanınızdadır... Kim mi bunlar? Kırk yıl dost olup da bir ay görmediğinde yüzünü dahi hatırlayamayacağın kişidir... Bu kişiler için 'İstihbaratçı yüze' sahip denildiğinde dostlarımın yüzlerini hatırlamaya çalışmıştım. Akılda kalıcı yüze sahip olmayan 'tipitip' yüzlü adamlar her tarafa etik dersleri vererek işe koyulur... Hem gazeteci, yazar, televizyoncu, finanscı, hem mühendis, borsacı hem de sporcudur... * Kendi işleri hariç herkesin işine karışır... Edepten uzak, sadakatten yoksundurlar. Asıl işi ait olduğu yere para ve güç kazandırmak iken, yalnız kendini güçlendirmenin gizli hesaplarını yapar. Bu 'tipitip' ler neden barındırılır? Kim destekler? Bizans oyunlarından ve saman altından su yürütmekten başka hiç bir marifeti olmayan ve kendilerini 'Beyaz Türkler' safında görenler niçin istihdam edilir? Bilinmez... * Yabancı gazete sayfalarındaki komplo teorilerinden alıntılar yaparak yazar geçinirler. Dünyaya kâbus senaryolarını pompalayan tilki ruhlu kalemlerin yazdıklarını kendi görüşü gibi, ait olduğu yerde güç kazanmak için, pazarlayarak kendini esrarengizleştirirler. Bunları dinleyen de zanneder ki; Pentagon ve CIA'nin operasyon hatları bu adamlara bağlı... Toplum mühendisliğine soyunanlardan daha tehlikelidir, kendini kaptantan saydıran bu adamlar! Aralarındaki tek fark, toplum mühendisleri; denizlere, bu tipitipler ise gemilere rota vermeye çalışır. Denizlere yön vermek imkansız ama gemilere rota tayin etmek kolay... Eski adamlar bu tür insanlara 'tahterevallici' derdi... Bir iner bir çıkar...