Tekerrürlerden ibaret
Okul masrafları cep yakıyor... Kayıt çilesi bitmiyor... Kavurucu sıcaklar geliyor... İstanbul sele teslim... Kar donduruyor... Balık fiyatları el yakıyor... Kısacası her sezonda adı değişmeyen haberler sanki arşivden çıkartılıp yazılıyor ve gösteriliyor... Bir şarkıyı kırk değişik yorumcudan dinlemek gibi... Bakış açısı asla yenilenmiyor... Tek taraflı bilgi daima piyasaya sürülüyor... Farklı bir boyutunun olabileceği hiç düşünülmüyor... Klişeleniyor... Kalıplaştırılıyor... Hatta gelenekselleştiriliyor... * Bilgiye, araştırmaya, güçlü gözlem yapmaya dayalı haber neredeyse unutuldu... 'Doldur-boşalt' türünden haberler ile dakikalar ve sayfalar dolduruluyor... Okul masraflarının cep yakmadığı bir yıl olduğunu daha hatırlamıyorum... Hatırlayan var mı? Okulların açılacağı hafta vatandaşların defter, kalem, kitap alımlarını yaptığı alışverişin adı; okul masrafları cep yakıyor! Kronikleşen muhalefet söylemleri gibi... İktidar 'ak' diyorsa mutlaka 'kara' demeli anlayışı haberlerin bakış açısına yansıdı... * 'Dünyanın en pahalı benzinini kullanıyoruz' diye kampanyalar yapılıyor... Lakin caddeler, sokaklar araçtan geçilmiyor... Seyir halindekilerin üç misli ise park halinde. Her evde bir araba, şimdi üç arabaya çıkmış. İstanbul'da gece yarısında bile aracınızla gezmek hayal... Kaç defa mikrofonu elime alıp adım adım giden trafiğin içerisine dalıp; -Nereden gelip nereye gidiyorsun kardeşim? -Gecenin bu yarısında sokakta, caddede ne işin var? sorularını sorasım geliyor... Sonra da 'dünyanın en pahalı benzini bizde' masalı anlatılıyor... İyi ki en pahalısı bizde... Ya en ucuzu bizde olsaydı kim bilir neler olurdu? * Klasik haberler... Klasikleşen başlıklar... Kronikleşen hastalıklara bulaşan gazetecilik eserleri ne acı ki bu ülkede daima kapalı gişe oynayan film gibi... Rekordan rekora koşuyor... Bu yüzden beş bininci defa "Şaban" filmleri izlenmiyor mu? Hababam Sınıfı'nın haylazlıkları hâlâ seyredilmiyor mu? Yeni versiyonları daima çekilmiyor mu? Bir defa seyretmekle, bir defa dinlemekle, bir defa okumakla anlamıyoruz galiba... Hayatımız, tekerrürlerden ibaret...