Yüz yıl önce Yüz yıl sonra

A -
A +

TOKİ, 600 trilyona Seyrantepe'de Galatasaray'a stadyum yaptı ve açılış töreninde ise tribündekiler Başbakan Erdoğan'ı ıslıkladı. Bakanlarla birlikte stadyumu terk eden Başbakan Erdoğan bize göre de bunu hak etmedi... Bakan Egemen Bağış ilk sözünü orada söyledi; - Bu bir nankörlüktür! Başbakan Erdoğan ise; - Karşılığı bu olmamalıydı! diyerek üzüntüsünü dile getirdi... Bu durum tek kelimeyle bir duruş bozukluğuna işarettir! Ve 'vefa'nın bu topraklardan çoktan kovulduğunun belgesidir... Çok gerilere gitmeye de gerek yok... Yüz yıl öncesine gitmek kafi... * Yüz yıl önce ne yapılmıştı? İttihatçılar, Balkanlardan yani 'suyun öte yakasındaki' cezaevi kaçkınlarından oluşan askerlerden ibaret orduyla Bab-ı Ali'yi basmıştı... İttihatçıların başında Enver Paşa vardı. Ünlü fedailerden Yakup Cemil ise Harbiye Nazırı Nazım Paşa'yı Bab-ı Ali'nin koridorlarında bir kurşunla vurmuştu. Enver Paşa ise Sadrazam Mehmet Kamil Paşa'nın odasına girmiş ve padişaha hitaben yazdırılan istifa mektubunu silah zoruyla imzalatmıştı... Baskına iştirak edenler arasında ise Talat Paşa, Cemal Paşa, Filibeli Hilmi, Samuel Israel bulunmaktaydı... İçeride bunlar olurken, dışarıda ise İttihatçıların 'hürriyet kahramanı' diye nam salan Ömer Seyfettin kalabalığa 'yaşasın vatan ve yaşasın millet' nutkunu çekmekteydi... * İki fedai Yakup Cemil ve Resneli Niyazi silah zoruyla imzalattırılan istifa mektubunu almış ve Dolmabahçe' nin yolunu tutmuştu... Yakup Cemil hatıralarında bu olaydan şöyle bahsetmiş; - Eğer Sultan V. Mehmet Reşad istifa mektubunu imzalamazsa orada öldürmeyi kararlaştırmıştık! Padişahın huzuruna çıkan iki fedai el etek öptükten sonra silah zoruyla aldıkları istifa mektubunu sunmuş, yerine ise Mahmut Şevket Paşa'nın getirilmesini istemiş... İki fedainin niyetini anlayan Sultan Reşad ise tek kelime söylemiş; -Hayırlı olsun! İki fedai Dolmabahçe'den büyük bir keyifle ayrılmış... Lakin hepsinin akıbetleri ise hüsranla bitmiş! Ve kurşunla gelenler kurşunla gitmiş... Yani bu topraklarda, yüz yıl önce de ve yüz yıl sonra da aynı nankörlük hep vardı...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.