İstanbul meydansız kalmasın

A -
A +

İstanbul büyüyor. Bu kesin. De... İyi mi büyüyor, kötü mü? Yiğidi öldür ama hakkını yeme. Son senelerde İstanbul'a önemli yatırımlar yapıldı. İnkâr edilemez bir gerçek bu. Hem altyapı yatırımı yapıldı, hem de çevre. Ayrıca, İstanbul hizmete doymayan bir şehir. Büyüdükçe oburlaşıyor ve ha bire hizmet istiyor. Dolayısıyla, bu şehrin şartlarını bilip ona göre konuşmak lazım. İstanbul konusunda iki takıntım vardı. Daha doğrusu; şikâyetim. Biri meydandı bunların, diğeri metrobüs! Kabul, İstanbul büyüyor ama meydansız büyüyor. Bu, katlanılması mümkün olmayan bir durum! Meydansız şehir mi olurmuş hiç? İnsanları bir araya getirip kaynaştıran yerlerdir meydanlar. Önemli fonksiyonları var yani de hani? İstanbul meydansız kent olup çıktı! Ahalinin trafikle boğuşurken birbirini yediği cadde ve sokakları var ama güneş ve tabiatla bütünleşeceği meydanları yok! Taksim Meydanı da olmasa yok! 20 milyona yakın nüfuslu metropol çok katlı binaların gölgesinde kaldı. Güneş ve tabiatla buluşacağı meydanlardan mahrum yaşar oldu. Beni en fazla kızdıran konulardan biri de Mecidiyeköy'deki Ali Sami Yen Stadı idi. Stat madem taşınıyor. Bari yeri meydan olsun! İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, önceki gün biz medya mensuplarına iftar yemeği verdi. Kendisine ilk sorum şu oldu: 'Ali Sami Yen Stadı'nın yeri neden meydan haline getirilmiyor?' "TOKİ projeyi yaparken şart koştuk" dedi Topbaş. "Ali Sami Yen arsasının 3'te biri yeşil alan olsun diye." Öyle de olmuş nitekim. O üçte birlik bölümün altı otopark, üstü ise meydan oluyor. Topbaş ayrıca Çağlayan Meydanı'nı örnek gösterdi. 22 bin metrekarelik bir meydan yapıyorlarmış. Hakeza Esenler. Esenler kavşağı yer altına alınıyor ve 20 bin metrekarelik bir meydan kazanıyor bölge. Aksaray, Üsküdar ve Sultanbeyli de öyle. Trafiği yer altına alıp alanları meydana dönüştürüyorlar. Dedim ya. Metrobüs de takıntımdı benim. Onu da sordum Topbaş'a. Yerli varken neden yabancı otobüs aldınız? Topbaş iki mühim şey söyledi. Avcılar-Söğütlüçeşme arasında 320 otobüs çalışıyormuş. Bunların önemli bir kısmı pahalı ama özel. Şoförsüz gidip gelebiliyorlar mesela. Hele, iki özelliği var ki, toplu taşımacılıkta çok önemli unsur bunlar. 1) Uzun olması. 2) Yarım metre arayla seyredebilmesi. "Şayet" dedi Topbaş. "Normal otobüs koysaydık 600-700 otobüs lazımdı ve o vakit de trafik kilitlenirdi." Topbaş'a bütçeyi de sordum tabii. 6 yılda 28 milyar 500 milyon TL yatırım yapar da sorulmaz mı? "Hiçbir sıkışıklığımız yok" dedi Topbaş. "Ödeme takvimi 2028'e kadar yayılmış bir borç, bizim borcumuz. Günü geldiğinde ödüyoruz."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.