Kanser asrın hastalığı! Pahalı da. Bazılarının "zengin hastalığı" demesi boşuna değil hani. Ayrıca, ağrı ve acısı da fazla. Tıptaki gelişmeler bu amansız hastalığın tedavisini önemli ölçüde mümkün kılıyor artık ama dediğim gibi pahalı. Ağrı ve acısını azaltmak da öyle. Ağrıyı dindirmek için bir dünyanın parası lazım. Dünyada 25 milyon civarında yaşayan kanser hastası var ve her sene buna 11 milyon daha yeni vaka ekleniyor. Buna karşılık 7 milyon kanser hastası hayatını kaybediyor. 2030'da kanserli sayısının 75 milyonu, vaka sayısının 25 milyonu, ölen sayısının ise 17 milyonu bulacağı tahmin ediliyor. Neresinden bakarsanız bakın, vahim. Evet, tıpta önemli gelişmeler yaşanıyor ama sigara tiryakiliği, yaşlılık ve obezite de artıyor. Dolayısıyla, kanser; daha uzun süre dünya gündeminden çıkmayacağa benziyor. Türkiye'de de her sene 200 bin kanser vakasına rastlanıyor ve yüzde 40'ı ölümle bitiyor. Senede 2 milyar 500 bin dolar bir para gidiyor bu hastalığın tedavisine. İleride 10 milyar doları bulması bekleniyor bu maliyetin. Kanser ne kadar erken teşhis edilirse tedavisi ve kontrol altına alınması da o kadar kolay oluyor. Bunun için de erken tanı ve tarama çok önem arz ediyor. Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) sayısının arttırılıyor olmasının ana nedeni de bu zaten. Mevcut 120 KETEM sayısının 250'yi bulması için çalışılıyor. Türkiye'de kanser tedavi hizmeti ücretsiz veriliyor. Özel ve kamu hastanesi farkı olmadan hem de. Sosyal güvenliği olmayanlar dahi yararlanabiliyor bu hizmetten. Fakat, dediğim gibi teşhis çok önemli. Vatandaşın bilinçli olması ve taramaya katılması lazım. Bizim, millet olarak yok bu alışkanlığımız. Geçen sene 2 milyon kişi taramadan geçirildi. Çok düşük bir oran! Sağlık Bakanlığı'nın kanserle mücadele hususunda başarılı bir imtihan verdiğini söylemek mümkün. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "Şu yöntem çok pahalı, uygulamayalım, dediğimiz bir tedavi yok" dedi. Ki, bu söz bakanlığın meseleyi ciddiye aldığının bir ifadesi. Ayrıca, Sağlık Bakanlığı'nın en gelişmiş teknolojik cihazlara sahip olduğu da biliniyor. Bakanlık, kanserle mücadeleyi üç aşamalı bir program dahilinde yürütüyor. 1) Erken tanı ve tarama 2) Korunma 3) Tedavi ve palyasyon (ağrıyı azaltma). Kanser illetinin en önemli risk faktörü hiç şüphe yok ki sigara. Obezite ve yanlış beslenme de var tabii. Hele kişi spor da yapmıyor ve stres altındaysa, eyvah ki eyvah. Risk hepten artıyor. Son çıkarılan "sigara yasağı" ile köklü bir neşter vuruldu aslında bu merete. "Yasak" sayesinde gençlerin tiryakilik oranlarında ciddi düşüşler oldu.