57. Alay Şehitliği'ni görün bir

A -
A +

Sosyal sorumluluk projesi diye ben buna derim işte. Gelibolu Yarımadası zaferden zafere koşan Türk milletinin destan yazdığı yerlerden birisi. Gururumuz. Da... yeterli ihtimam gösterilemiyordu bir türlü. Çanakkale'ye giden insanlarımız şehitlikleri görüp bizimkilerle itilaf devletlerininki arasındaki farkın verdiği ezikliği ta yüreğinde hissederdi. Şimdi yaşamıyor halkımız artık bu ezikliği. Hele, 57. Alay Şehitliği'nin yeniden restorasyonu ve peyzajından sonra tamamen yok oldu. 57. Alay Şehitliği yenilendi çünkü. Opet tarafından elden geçirildi ve şanına yakışır bir hale getirildi. Opet bundan 5 sene önce gitti Gelibolu Yarımadası'na. "Gitti" derken, yanlış anlaşılmasın. Ticarî faaliyetleriyle hep vardı zaten de yeni olan sosyal sorumluluk projeleriyle gidişiydi. Gidiş o gidiş. Bir daha çıkamadı. Gelibolu Yarımadası'nda çok önemli projelere imza atan Opet, hâlâ sürdürüyor bu sosyal sorumluluk projelerini. Opet Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk, geliş hikâyelerini anlatırken, "Anadolu'nun her yerinde 'örnek köy' yapıyorsunuz. Neden Çanakkale'de yapmıyorsunuz" sorusuna muhatap olmalarıyla başladığını söyledi Gelibolu serüveninin. Gelibolu Yarımadası malum Milli Park. Dünyada içinde insan yaşayan sayılı tarihî milli parklardan biri. Sanayi kurulamıyor, iskana açılamıyor ama eski köyler korunuyor. İnsanlarıyla birlikte hem de. Nurten Öztürk, bu davete "hayhay" diyerek icabet etmiş ve bizzat kendisi gezmiş köyleri bir bir. Köylerin halini anlatmaya gerek var mı? Bakımsız. Çamur çaylak içinde. "Taş binaları sıvadıklarını gördüm" dedi Öztürk. "O güzelim evler sıvanmış. Taşlarla birlikte binaların o canım estetiği yok olmuş." Mimarlar devreye girmişler hemen. Sıvalar sökülüp taşlar tekrar gün yüzüne çıkarılmış. Köy meydanı yeniden tanzim edilmiş. Sokaklar elden geçirmeden olur mu? Oralara da taş döşenmiş. Park ve bahçe de unutulmamış tabii. Köyün camisi, çeşmesi ne varsa, kıraathanesine kadar elden geçirilmiş ve tarihî dokuya yaraşır bir hale getirilmiş. Şimdi her köyün kütüphanesi ve bir de müzesi var. Tek bir köyden bahsetmiyorum. 6 köy; köylünün kullandığı ortak alanların mobilyasına kadar değiştirildiği 6 köy. Sosyal faaliyetler de bir o kadar aktif hale getirilmiş. Köy kadınlarına kurslar açıp; dikiş nakıştan yemek yapmaya kadar her bir şeyi öğreten kurslar açmış Opet. Onları meslek sahibi yapmış. Kimi el işi yapıp satıyor, kimi tarhana. Kimi de bahçesinde yetiştirdiği meyve sebzeyi, ya da bunlardan yaptığı turşu ve zeytini. Burası Gelibolu, sadece köyle kalınmaz ki. Opet de kalmamış zaten. Tarihe Saygı Projesini sokmuş devreye. 57. Alay Şehitliği'nin restorasyonu da bunlardan biri. Tarihe Saygı Projesi için bugüne kadar 10 milyon TL harcadıklarını belirten Nurten Öztürk, şimdi 100'üncü yıla hazırlandıklarını söyledi. Çanakkale Zaferi'nin 100'üncü yılına yaraşır bir projeye daha imza atmak istiyorlar. 2015'e devlet de hazırlanıyor. Eceabat Kaymakamı Bülent Uygur, bir simülasyon projesinden bahsetti. 80 milyon TL bütçesi olan bu projenin 2015'e hazır olacağını bildirdi Uygur.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.