Afrika'da son durum

AK Parti İktidarı'nın en belirgin vasfı nedir? Diyalog. Dinliyor ve çözüm üretiyor. İstişare etme hususunda oldukça başarılı. Vatandaş istediği bakanlık, belediye ve kamu kuruluşuna ulaşabiliyor artık.
Bu durum sadece vatandaşla sınırlı değil, onu da söyleyeyim. Her alanda görmek mümkün o müthiş iletişimi. İş âlemi mesela. İş adamları da aynı ilgiyi görüyor. Türkiye ihracatta iddialı duruma gelmişse bu ilgi sayesinde geldi. Türk elçiliklerinde reform niteliğinde değişiklikler yapıldı. Eski "monşer"ler yok bir kere. Büyükelçi olsun, ticari ataşe olsun hepsi canla başla çalışıyor. Mülkiyeli olma şartı da kalktı. Kim nereye uygunsa oraya atanıyor. Arı gibi çalışıyor her birisi. Arşivleri görev yaptıkları ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasi yapılarıyla ilgili bilgi dolu.
Araştırma ve ilişki geliştirme hususunda da ciddi adımlar atıldı. Türkiye'nin dünya ile iletişimini sağlayan kurum ve kuruluşların sayısı arttı. Hal böyle olunca ihracatçının işi kolaylaştı tabii. Gideceği ülkeyi daha gitmeden tanıma imkânına kavuştu. Gittiği yerde muhatap buluyor. Türk tüccarlarının yaşadığı bu kolaylığı gönüllü kuruluşlar da yaşar oldu.
Geçen ay Gana Cumhuriyeti'nin başkenti Akra'da önemli bir kongre yapıldı.Türk-Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) ile Gana Dışişleri Bakanlığı'nın ortaklaşa tertiplediği bu kongrenin ana teması "ekonomik büyüme, gıda güvenliği ve sağlık" idi. Bu konuların yanı sıra "Afrika ekonomisinde var olan potansiyel fırsatlar ve riskler" de tartışıldı. Bir de tabii bunların gerçekleşmesi için kıta genelinde uygulanması gereken stratejiler ele alındı.
Afrika kıtası içinde yaşadığımız yüzyıla yön vermeye namzet bir kıta ama Afrikalının kendi söz hakkı yok. Sömürgeci ülkeler o hakkını elinden almış. Tarıma elverişli toprakları var ama tarımı hâlâ ilkel usullerle yapıyor. Sulama problemleri var ve gıda fiyatlarında çok sık dalgalanma yaşanıyor. Bulaşıcı hastalıklar âdeta esir almış kıtayı. Afrika halkının ilaca ulaşmasında ciddi zorluklar yaşanıyor. Ulaşılan ilaçların da önemli bir oranının sahte olması hastalıklardan korunmayı zorlaştırıyor.
Afrika'da sosyal ve siyasi haklar konusunda müthiş bir bilgisizlik var.  Eğitimsizlik diz boyu. Rüşvet ve yolsuzluk almış başını gitmiş. Hükümetler ve sivil toplum kuruluşları organize olamıyor bir türlü. Enerji ve gıda güvenliği konusunda alınan tedbirler kifayetsiz. Adil ve eşit paylaşımın esamisi okunmuyor. Bunlar kendiliğinden olan şeyler değil tabii. Sömürgeci ülkelerin uyguladığı bencil politikaların bir sonucu.
Afrika uyandı. Bütün bu problemlerin üstesinden gelmenin yollarını arıyor. Etkili bir kapasite yönetimine ihtiyaç duyuyor. Yeraltı zenginliklerini kendisi işlesin istiyor ama kredi sağlamakta zorlanıyor. Eli kolu bağlı. Dedim ya, sömürge ülkesi. Batılı, Afrika halkını değil kendi çıkarını düşünmüş ve ona göre strateji geliştirmiş. Türkiye'nin ticari ve sosyal konuda Afrika ülkeleriyle  bilgi alışverişinde bulunması onlara ümit kapısı oldu.