Anayasa'nın ruhu ruh değil!

Gazetemizin ev sahipliğinde gerçekleşen "Türkiye Toplantıları"na gösterilen teveccüh gün geçtikçe artıyor. Gelenek hâline geldi ve tiryakileri çoğaldı. Nasıl çoğalmasın ki? İştirakçiler de kaliteli, konuşmacı olarak davet edilen konuklar da... Bu ayın konuğu Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'dı. Bozdağ, Fransa Meclisi'nin "Ermeni iddialarını suç sayan" kanun teklifinin kabul etmesinin sonuçlarını değerlendirdi sıcağı sıcağına. "Sarkozy, seçim telaşına düşüp Fransa'nın menfaatlerini harcadı" dedi Bozdağ. Çok doğru bir tespit! Sarkozy'nin bu fevri hareketinin altındaki esas gerçek başka aslında. Sarkozy, Türkiye'ye karşı, Libya başta olmak üzere Kuzey Afrika ve Orta Doğu ülkelerinde uğradığı prestij kaybına yanıyor. Avucunu yalasın ama; o iş bitti! Türkiye güçlenirken, Fransa hezimet üstüne hezimet yaşıyor bölgede! Fransa Ulusal Meclisi Ermeni iddialarını suç sayan düzenlemeyi kabul etmekle, kendiyle çelişkiye düştü. Hem özgürlükler ülkesi olduğunu iddia edeceksin, hem de kendi halkının bir mesele hakkında konuşmasına sansür uygulayacaksın?! Buna bizim ülkemizde, "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" derler ki, Sarkozy "Fransız kaldı" bu deyime. Bekir Bozdağ'ın sorumluluk alanlarından biri de malum Anayasa hazırlığı. Yeni Anayasa ile ilgili bilgi de veren Bozdağ, Anayasa'nın değiştirilmesini gerektiren sayısız gerekçeler olduğunun altını çizerek; şöyle dedi: "Mevcut Anayasa'da temel hak ve hürriyetlerle ilgili her şey var. Fakat uygulama tam tersi! Çünkü Anayasa temel hak ve hürriyetlerin nasıl kısıtlanacağını gösteren maddelerle dolu." Gerçekten öyle. Vatandaşın temel hak ve özgürlüklerini kısıtlayan bir Anayasa! Değiştirilip vatandaşın hak ve hürriyetlerini özgürce kullanmasına imkân veren bir hâle getirilmesi şart oldu. Bekir Bozdağ, partilerin tüzüklerini örnek göstererek; şöyle bir açıklama daha yaptı ki; hak vermemek elde değil: "CHP, MHP ve BDP de dahil tüm partilerin tüzükleri hemen hemen aynı. Anayasa partilerin farklı tüzük yapmalarına dahi imkân vermiyor!" Halbuki bu partilerin görüş ve düşünce farklılıkları var. Öyle olması da gayet normal tabii ama gel de anlat askerin hazırladığı Anayasa'ya? Mevcut Anayasa, vatandaşın da, halkın temsilcisi olan siyasi patilerin de hak ve özgürlüklerini kısıtlamayan bir Anayasa ve bunu oluşturduğu sayısız organlarla yapıyor. Anayasa Mahkemesi'nden tutun da Yargıtay'a kadar hepsi özgürlük sınırlarının bekçisi. Geçeni indiriyor! Anayasa'nın 32 defa değişikliğe uğradığına ve 104 maddesinin değiştirildiğine dikkat çeken Bozdağ, "Ne yapsan para etmiyor. Anayasa'nın ruhu demokratik değil çünkü" dedi. Bu arada Genel Yayın Yönetmenimiz Nuh Albayrak'ı tebrik etmeden geçemeyeceğim. "Türkiye Toplantıları" onun gayretleri sayesinde bir marka oldu. İştirakçilerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Adı üstünde "Türkiye Toplantıları." 2012'de bu toplantıların Anadolu'da da yapılacağı gibi bir ümit var içimde. Gerekli de... ..... TAZİYE: Muhterem Mahru Ana (Geylani) Hakkın rahmetine kavuştu. O sevdiklerine kavuştu, biz ise öksüz kaldık! Allahü teala rahmet eylesin. Aile ve yakınlarına başsağlığı dilerim.