Ayakkabınızı bağlamadan koşmayın

Özyeğin Üniversitesi ile Türkonfed bundan yaklaşık bir sene önce bir proje başlattı. Faydalı, aynı zamanda da geniş kapsamlı bir projeydi bu. Ayrıca, uzun solukluydu da; 5 sene. Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (Türkonfed) üyelerinin hepsi bu projeye katılabilir ve "KOBİ'lerde Finansmana Erişim" projesinden istifade edebilirdi. Özyeğin Üniversitesi kolları sıvadı. Prof Dr. Ali Beba'nın başkanlığında bir seferberlik başlattı âdeta. Türkiye'deki en büyük üniversite-sanayi iş birliğiydi bu aynı zamanda. Katedilen yolu görmek için Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Erkut, yine aynı üniversitenin Girişimcilik Merkezi Akademik Direktörü Prof. Dr. Ali Beba ve Türkonfed Başkanı Celal Beysel ile geçen akşam bir araya geldik. Aaaa! Projeden hepsi hepsi 70 üye yararlanmış. Halbuki, Türkonfed'in 10 binden fazla üyesi var. İstanbul başta olmak üzere Adana, Ankara, Manisa, Bursa'da buluşup görüşme yapılmış. Ama gel gör ki, projeden bir avuç işletme yararlanmış! Bir tek Çorum acar çıkmış. Onlar davet etmiş Ali Beba ve arkadaşlarını. Ticarî ve ekonomik sırlarını açmakta hiçbir beis görmemişler. Sonuç, fevkalade iyi tabii. Türkonfed Yönetim Kurulu Üyesi Erdal Çenesiz, Çorum'da fabrikası olan bir iş adamı. "Katılanların hepsi istifade etti" dedi. Müthiş etkilenmişler. Ali Beba'nın tuttuğu aynada kendilerini görüp eksiklerini fark ederek; telafi yoluna gitmişler. İyi yönlerini görme mutluluğunu da yaşamışlar tabii. Burada bir gariplik yok mu? Var! Bir tarafta "girişimciliği" şiar edinmiş bir üniversite. Diğer tarafta, "finansmana erişim"de güçlük çeken binlerce işletme. Bu iki grup bir araya gelince müthiş bir bilgi alışverişi olur, diye düşünüyor insan değil mi? Ama olmuyor işte! Türk işletmeleri gereğinden fazla içe dönük çalışıyor bir kere. Onlar için her şey sır. Üzerlerindeki kabuk kalın mı kalın. Kimse o kabuğu kırıp içeri giremiyor. Zarar vermek isteyen de giremiyor, faydalı olmak isteyen de. Zarar vermek isteyenin girmesine gerek de yok zaten. Nasıl olsa, o içe kapanıklık, o işletmeye başkasının veremeyeceği kadar fazla zarar veriyor. Olan faydalı olmak isteyenin iyi niyetine ve o işletmede çalışana oluyor. Öyle bir çağda yaşıyoruz ki, değil işletme, ülkelerin sırrı kalmadı. Fakat, gel de anlat! Şeffaflığın kazandırdığı değerleri bir türlü kavrayamıyor işletme sahipleri. Belki de zaman istiyor bu değişim. Ali Beba da onu söyledi zaten. "Biz sabırlıyız" dedi. "Önümüzdeki 4 senede bu senenin kaybını telafi edeceğimize ve işletmelere tahminlerimizin de fevkinde fayda sağlayacağımıza inanıyoruz." Prof. Dr. Ali Beba, ilk yola çıktıkları gün, "Ayakkabılarınızı bağlamadan yola çıkmayın" diye seslenmişti. Rekabetin önemine dikkat çekmek için söylemişti bu sözü. Şimdi sahada ve kendi ayakkabılarını gösterip, "Gelin" diyor. "Siz de bağlayın ve beraber koşalım." KOBİ'lerin yenilenme hareketlerine öncülük etmek için çırpınıyor. Onları küresel rekabet ortamına hazırlamak için çaba sarf ediyor. Kurumsal yapılarının güçlendirilmesi için enerji harcıyor. Çözümler sunuyor...