Barışı getirmek devletin görevi

Türk halkının tamamı barış istiyor. Devlet isterse getirir barışı. Onun yolu da yatırımdan geçiyor. Kayıkçı kavgasıyla barış gelmez!

Nereye gitsem, kiminle görüşsem "Çözüm süreci ne olur" sorusuna muhatap oluyorum. Yatırımcı yakından takip ediyor, besici ilgileniyor, nakliyeci ver tüccar merakla bekliyor bu meselenin sonunu. Vatandaş zaten "barış gelsin" diyor da başka bir şey demiyor. Kürt anası da, Türk anası da evladı için gözyaşı dökmek istemiyor.

Türkiye'de 78 milyon insan ilk defa bir konuda mutabık: Terör bitsin, barış gelsin.

Şimdiye kadar görülmemiş bir mutabakat bu. Hâl böyle olunca süreç barışla sonuçlanmaz mı? Elbette ki sonuçlanır.

Siyasetçiler de biliyor, bu sürecin geri dönüşü olmadığını.

Peki, kavga neyin kavgası?

Bu kavganın adı "rant kavgası!"

Herkes süreç tamamlandıktan sonra ortaya çıkacak olan rantı kendisi kaldırsın istiyor?

PKK haraç miktarını ve sayısını arttırdı mesela. Eskiden 2 defa geldiği işletmeye 5 defa geliyor. İki bin lira istediği işletmeden 5 bin lira istiyor. Maksat belli: Bezsinler ve bölgeyi terk etsinler!

AK Parti İktidarı farkında bu durumun ve kendi çapında tedbirler alıyor. Bu yapılanın ikisi de yanlış!

Bölgeye basiretli yatırımcının gelmesi, vasıflı eleman kadrosunun işbaşı yapması gerekiyor. Yatırımların sürdürülebilir olması için şart bu.

Da... Her yer toz dumanken kim gelir? 

Yatırımcı güven ortamının oluşmasını bekliyor. Haklı tabii. Kim yarını belli olmayan bölgeye yatırım yapar da yatırımcı yapsın?

Sürecin bir an önce neticelenmesi ve bölgeye barışın gelmesi için kamunun yatırım yapması; en doğru olanı. Kamunun hem kurulan tesisin güvenliği sağlama, hem de finans gücü var çünkü. Kamu, hayvancılığa ve tarıma dayalı entegre tesisler kurar ve bu işletmelerle bölgedeki işsizlik problemine çözüm bulursa, terör biter.

İleriki tarihlerde bu tesisleri halka açması da özelleştirmesi de mümkün. Burada dikkat edilmesi gereken tek bir şey var: Stratejik sektörlerin seçimine azami dikkat gösterilmesi. Ölü yatırım yapıp daha sonra saç baş yolmanın âlemi yok.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi her türlü yatırım yapmaya müsait bir bölge. Mera mesela. 8 milyon hektar mera alanı var ve terörden dolayı atıl duruyor. Orta Doğu ve Batı Asya ülkelerine komşu ve bu ülkeler Türkiye'nin pazarı. Tekstilden mobilyaya, makineden gıdaya kadar her türlü yatırım yapılabilir yani. Bölge lojistik üssü olabilir. Turizm zaten emsalsiz.

Ülke insanı rahat etsin, ülke kazansın isteniyorsa, ilk yatırım meşalesini devletin tutuşturması şart. Yeter ki devlet ilk adımı atsın, gerisi gelir.

Not: Bugün Dünya Kadınlar Günü. Bu günler gönül alıcı mesajlar yayınlamakla kutlanılacak günler değil. Yatırım ve eğitim şart...