CHP kimliği

A -
A +

Türkiye'de kimliği olan üç parti say deseler; hiç tereddüt etmeden MHP, CHP ve SP'yi sayarım. Başka da yok zaten. Kendi çizgisi olan partiler bir kere bu partiler. Gençlik ve kadın kolları faal. Merkez ile taban arasındaki iletişim de öyle, saat gibi işliyor. Fakat, iş iktidar olmaya geldi mi, onlar değil de merkez partiler iktidar oluyor. DP, AP, DYP, ANAP ve AK Parti mesela. Neden? Bu konunun sentezini iyi yapmak lazım. Biri kalkıp "Vatan elden gidiyor" demeye görsün, MHP'nin seçmen grafiği hemen yükseliyor. Eğer vatan değil de 'din' elden gidiyorsa, o vakit prim yapan SP oluyor. Şayet bu değerlerde bir kayıp yok ama 'laiklik' tehlikedeyse bu sefer de CHP öne geçiyor. Bunun bir anlamı olması lazım, değil mi? İdeoloji! Üçü de ideoloji partisi. İdeolojik partiler, sempatizanları tarafından kolay kolay terk edilmiyor ama geniş seçmen kitlesi nedense iktidar nimetiyle taçlandırmıyor onları! Bu partilerin en belirgin özelliği ise 'tek ayaklı' olmaları. Kimliklerini tamamen ideoloji üzerine inşa ediyorlar çünkü. İdeolojilerinin etrafını iktisadi ve sosyal politikalarla besleyemiyorlar. Belki de anlatamıyorlar! O da olabilir tabii. Fakat, halkın koşan kurumlar istediği kesin. 'Tek ayaklı' organizasyonlar halkı tatmin etmiyor! Merkez partileri öyle değil ama. Daha kuruldukları gün iktidar oluyorlar. Onların özelliği de iktidarlarının kısa oluşu. Bir, bilemedin iki dönem! Biri uzun ömürlü ama iktidar şansı zayıf, diğeri iktidar ama ömrü kısa!.. Türk halkı, ne ideoloji partilerine prim veriyor, ne de öbürlerini ilânihaye iktidar yapıyor! Bu bir mesaj aslında. Fakat, bu arada yaşanan 'gel-git'lerin faturasını yine halk ödüyor tabii. Dolayısıyla, kimlikli partilerin ideolojilerini törpülemeleri ve ayak sayılarını çoğaltmaları gerekiyor. Liberal partilerin ise ömürlerine ömür katacak bir kimliğe kavuşmaları. Hem kimliği, hem de liberal icraatları olan sağlam duruşlu parti istiyor Türk halkı. Yani, 'değişin' diyor mevcut partilere. 'Değişmezseniz, ben sizi değiştiririm!' Değişim öyle kolay değil ki! Aha CHP. Değişim sancısı çekiyor ama doğum bir türlü gerçekleşmiyor. Baykal, statükocu, 'Laiklikten taviz vermem' diyor da başka bir şey demiyor. Sarıgül, Derviş ve Livaneli... onlar da değişim isteyen grubun adayları. Vizyonları da var ama onlar öyle düşünüyor diye her şey hallolmuyor!.. Onların bu vizyonu, taban tarafından 'Partiyi liberal çizgiden çekip alacak bir misyon' olarak algılanıyor ve haliyle tu kaka ediliyorlar. Doku uyuşmazlığı gibi bir şey! Sosyal demokratların iki ayda bir kan değişimine ihtiyaç duymalarının esas sebebi bu. Birinin dediğini diğeri kabul etmiyor. MHP ve SP'de ise bu tür tartışmaların esamisi bile okunmaz. Onlar, disiplinli parti çünkü!.. Ancak, MHP'nin bugünlerde yıldızı yine parlamaya başladı. Arkası gelecek mi bakalım?!. AK Parti için bir şey söylemek henüz zor. Görüntüsü merkez parti görüntüsü. İdeolojik partilerin sahip olduğu hususiyetleri de taşıyor. Kimliksiz değil. Gençlik kollarından tutun il ve ilçe teşkilatlarına kadar hepsi kıpır kıpır. Halkın istediği parti olup bir daha, bir daha neden iktidara gelmesin? MI ACABA?!. Bayram trafiği 82 kurban almış... Bu bayram mayram değil yahu, canavara kurban verme töreni düpedüz! *** Memurların dörtte üçü 500 ila 900 YTL arasında maaş alıyormuş... Buna bir de işçiyi ekleyin de görün siz perişanlığı! *** Kadın polis de kapkaç kurbanı olmuş... İşi azıya alan kapkaççıya bir dur diyen neden yok! *** Ecevit, "CHP tarih oldu, DSP'ye gelin" demiş... 'Tencere yuvarlandı, kapağını buldu' tekerlemesi gerçekleşsin istiyor zahir!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.