Çin fırsatlar ülkesi; görene!

Çin "ucuz iş gücü" avantajını kullanıp ABD'den sonra dünyanın ikinci büyük ekonomisi oldu. 2013 yılında gerçekleştirdiği 4 trilyon 16 milyar dolarlık dış ticaret hacmi ile dünya lideri konumuna geldi. Yetmedi; 3 trilyon 800 milyar doları bulan rezervi ile dünyanın en fazla döviz rezervine sahip ülkesi unvanını da yakaladı. 

Dünyanın kullandığı cep telefonunun yüzde 60'ını Çin üretiyor. Ayakkabının yüzde 70'i, videolu oyunların yüzde 85'i de Çin'de üretiliyor. Hakeza oyuncak: ABD'deki oyuncakların yüzde 80'i Çin malı. Dünyanın ürettiği çimentonun yüzde 70'ini, alüminyumun yüzde 46'sını Çin tüketiyor.

Da... "Ucuz işçi" dönemi bitiyor. Yakaladığı trendi korumak isteyen Çin, insan kaynaklarından sermaye piyasasına, yatırımdan para politikasına kadar her şeyi gözden geçirmeye başladı ve reforma hazırlanıyor. Dünya liderliğini bırakmaya hiç niyeti yok yani. "Ucuz işçi" bittiyse; kalite var, marka var, dış yatırım var. Çin büyüme modelini değiştirerek; farklı alternatifleri devreye sokmayı hedefliyor.

Türkiye ile Çin arasındaki ticari ilişkilerin hızla artıyor olması da başka bir gerçeği. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 28 milyar dolara ulaştı. Fakat Türkiye aleyhine bir gelişme bu; bire sekiz! Bu durum her iki ülke yöneticilerini de düşündürüyor. "Ne yapalım da ticari ilişkilerimiz dengeli olsun?"

Çin geçen sene 118 milyar dolar tutarında doğrudan yatırım çekti. Hizmet sektörü yabancı sermayeye kapalıydı, şimdi onu da açıyor. 10 yabancı firmaya 5 banka açma izni verdi ki, bu durum tek başına Çin'in reform konusunda ne kadar kararlı olduğunu gösteren bir durum. Bir taraftan yabancı sermaye çekiyor, bir taraftan da yabancı ülkelerde yatırım yapıyor.

Türkiye'ye geçen sene 85 Çinli heyet gelip yatırım imkânı ve partner aradılar. Otomotiv, lojistik, bankacılık, tarım, tekstil, enerji alanlarında yatırım yapmak istiyorlar. Çinli firmalar Türkiye'de bugüne kadar 600 milyon dolarlık yatırım yaptı. Daha da istiyorlar. Güneş enerjisi panel fabrikası kurulabilir, rüzgâr türbinleri üretilebilir.

"İpek Yolu" projeleri var bir de. Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlayan tren yolu projesi. Hem yatırım, hem lojistik bakımından önemli bir proje bu.

Yılda 80 milyon Çinli turist dünyayı dolaşıyor. Türkiye'ye gelen ise sadece 120 bin. Hem Çinli turist çekmek, hem de ortak turizm yatırımı yapmak mümkün halbuki.  

Önceki gün TÜSİAD ve DEİK'in ortaklaşa gerçekleştirdiği konferansta, "Çin'i anlamak ve Çin ile iş yapmak" teması işlendi. Türk-Çin İş Konseyi Başkanı Hüsnü Özyeğin "Türk müteşebbisleri için Çin fırsatlar ülkesi" dedi ve perakende sektörünün ideal sektörlerden biri olduğunu söyledi. AVM'den döner zincirine kadar her işin yapılabileceğine dikkat çekti. TÜSİAD Pekin Bürosu Direktörü Iraz Turhan ise "Kuaföre çok ihtiyaç" olduğunu bildirdi.

TAYSAT Çin'de otomotiv yan sanayinde yatırım yapmaya hazırlanıyor. Ki, neresinden bakarsak bakalım; Çin fırsatlar kapısı.