Koskoca Çin; gezmekle biter mi? Bitiremedim tabii ama Şanghay, Pekin, Shenzhen ve Hong Kong'un görülmesi gereken birçok yerini gezip gördüm. Gerçekten muhteşem yerler. Şanghay mesela. 24 milyon nüfusuyla Çin'in en büyük şehri. Ayrıca en önemli liman kenti. Eskinin küçük bir balıkçı kasabasıyken bugün binden fazla gökdelenin yer aldığı bir kent. O yetmemiş 3 bin tane daha inşa ediyorlar. Gündüzleri hadi neyse de gecelerinin tadına doyum olmuyor Şanghay'ın.
Pekin zaten başlı başına bir tarih. Çin'in her dönemini yaşamış bir kere. İmparatorluk merkezi. Çin vakti zamanında beylikler ülkesiymiş. Beylikler güce dayalıymış o dönem. Güçlü olanın ayakta kaldığı bir dönem yani. Beylerin en küçüğü Çin, güçsüzmüş ama çok zekiymiş. Ne yapıp edip tüm beylikleri bir araya getirmiş ve onları kontrolü altına almış. Ülkeye adını vermekle kalmamış; tek bayrak ve tek dil kullanımını da mecbur etmiş. Çincenin ortak dil olması da böyle olmuş.
İpek üretimi artıp Çin hem tekstil sanayinde hem de ticarette önemli bir konuma gelince içeride kıpırdanmalar başlamış. O yetmezmiş gibi dış saldırılar da artmış. Çin Seddi işte bu tehlikeleri bertaraf etmek için inşa edilmiş. İnşası 2 bin yıl süren Çin Seddi'nin uzunluğu 6 bin 700 kilometreyi buluyor. Gidip gördüm. Sarp dağlara duvar örüp set çekmek için ciddi tehditlerin olması lazım. O korkusunun ne menem şey olduğunu yaşıyor insan ister istemez.
"Pekin" ismini İngilizler verdiği için Çinliler başşehirlerine Beijing diyorlar. Beijing'deki Çin İmparatorluk Sarayı'nı mutlaka görmek lazım. 999 odadan meydana gelen bu saray, gerçek bir efsane. İmparator ailesinden başka birilerinin girmesine izin verilmediği için "Yasak Şehir" olarak da anılıyor. Çin mimarisinin en görkemli yapıları bu alanda. Her bina ayrı estetik ve ayrı güzelliğe sahip.
Beijing ülkenin siyaset, eğitim ve kültür merkezi. Ticarette ise Hong Kong ve Şanghay daha önde. Hong Kong Asya'nın en büyük serbest pazarı ve limanı. 1 Temmuz 1997'ye kadar İngiltere'ye bağlı iken o tarihten sonra Çin'in özel yönetim bölgesi oldu. Hong Kong Adası ve 235 küçük adadan oluşan Hong Kong'da tropikal muson iklimi hakim. Gökdelenler şehri.
Çin'in en belirgin özelliği planlı büyüyor olması. 33 eyaletten meydana gelen Çin'de her eyaletin başşehri kalkınmış durumda. Çin'in belli bölgelerine "kalkınmada öncelikli iller" kurmuşlar ve verdikleri teşviklerle yabancı yatırımcı çekmişler bu şehirlere. Bu sanayi kentlerinin hepsi düzenli. Tren ve metro ağı ile örülü. Toplu ulaşım çok kolay. Şehirler tertemiz. Yerde sigara izmariti görmek imkânsız. Dünyanın her mutfağını bulmak mümkün. Türk yemekleri çok yaygın.
Güler yüzlü ve sıcakkanlı insanların ülkesi olan Çin görülmeye değer bir ülke. Anlatmakla bitiremem. Asıl diyeceğimi diyeyim de kapatayım konuyu. Hani bizim hemen her şehrimiz gecekondularla dolu ya. Çin'de yok o. Planlı büyüdükleri için şehrin altyapısını kurma becerisi göstermişler. Harika konutlar yapmışlar ve hayatından memnun yaşıyor insanlar. "Hızlı büyüdüğü için şehirlerimiz gecekondu istilasına uğradı! Ne yapalım" kolaycılığına kaçmamışlar yani.