Geçen yazımda Hasan Ekşi'nin başkanlığındaki Sivil Toplum Kuruluşları Platformu ile Siirt, Batman ve Diyarbakır'a yaptığımız geziden bahsetmiş ve belki de ilk olan bu sivil inisiyatif hareketinin o bölge için ciddi bir girişim olduğunu belirtmiştim. Ayrıca, çok önemsediğimi de ifade etmiştim. Önemi, gönüllü bir hareket olmasından kaynaklanıyor. Bugüne kadar devlet eliyle bir şeyler yapılmak istenmiş ve siyasetçiler gidip gelmiş o bölgeye ama sonuç: Sıfır!.. Çünkü, siyasetçi çözüm üretemiyor. Üretememiş zaten. Diyarbakır'da toprak verimli. İklim müsait. Tabiat cömert. Su ve güneş var ama fakirlik bir türlü aşılamıyor. Yoksulluk diz boyu!.. Böyle bir tenakuzu hiçbir akıl kabul edemez. Bu ancak devletin hantallığı ve siyasetçinin halktan çok kendilerini düşünmesiyle ifade edilebilir. Başka izahı yok bu işin. Sivil Toplum Kuruluşları Platformu, tamamen sivil bir örgüt. Gücünü, Anadolu'nun dört bir bucağındaki dernek, vakıf ve 'siad' teşkilatlarından alıyor bu platform. Eli taşın altında olan iş adamı ve yöneticileri bir araya getiren bu platform siyasetçiler gibi laf kalabalığı yapmıyor, tam aksine, bölgeler arasındaki kalkınmışlık farkını gidermenin iktisadî tedbirlerle olacağının şuurundalar. Çözüm formüllerini de hep ekonomik alternatifler üzerine oturtuyorlar... STK Platformu Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Ekşi, başarılı bir iş adamı. Türkiye'de olsun, yurt dışında olsun yaptığı yatırımlar ve gerçekleştirdiği müteahhitlik hizmetleriyle ispatlıyor bu başarısını. Hiçbir siyasi bağı olmayan platform, sosyal ve ekonomik aktivitelere odaklanmış bir konumda. Bazen kavgaya varan Rize ile Trabzon arasındaki rekabeti ortak akıl etrafında toplayıp dostluğa dönüştüren ve ortaya çıkan sinerji ile Karadeniz Bölgesi'nde başarılı projelere imza atan STK Platformu, Karadeniz'de yaktığı dostluk ve kardeşlik meşalesini başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu olmak üzere Anadolu'nun diğer illerine de taşımaya hazırlanıyor. Hasan Ekşi başkanlığında yürütülen bu hareketin Türkiye'de büyük bir boşluğu doldurduğunu ve hüsnükabul gördüğünü söyleyen bir tek ben değilim esasında. Bürokratlar, iş adamları ve meslekî oda başkanları da söylüyorlar bunu. Diyarbakır Valisi Efkan Ala mesela. "Kamu önce özel sektörün, sonra da sivil inisiyatifin yerini almış" diyen Ala, bütün medeni ülkelerin otografik ve buyurgan yönetimleri terk ettiğine dikkat çekip ferdin hak ve özgürlüklerini öne çıkaran bir tarzı benimsediğini söyledi. Kamunun güvenlik ve adalete yeniden örgütlenmesi gerektiğini belirten Efkan Ala, "Sağlık ve eğitimi dahi devlet özel sektörle birlikte yapmalı" dedi. Siirt Valisi Hüseyin Avni Mutlu da aynı görüşteydi. STK Platformu yöneticilerini kabulünde konuşan Mutlu, "Siirt'in sizlere ihtiyacı var" diyerek; sivil inisiyatifin harekete geçmesinden memnunluk duyduğunu belirtti. İş adamı, bürokrat ve yöre halkının tek bir yürek, tek bir hedef etrafında toplanması Türkiye için büyük şans. Şimdiye kadar yapılamayan ve dolayısıyla güzel Anadolu'nun eline kaybetmekten ve geri kalmaktan başka bir şey geçirmeyen eski anlayış yıkılıyor. Yerine, hastalığa doğru teşhis koyan ve akıllı tedavi yöntemi uygulayan bir sistem geliyor. Bu kıvılcımı yakan Hasan Ekşi'nin ardından yürüyen kalabalığı görür gibiyim. AB ile müzakerelerin başladığı şu günlerde çok önemli bu hareket, çok...