Doğru beslenmeyi öğreniyoruz mu ne?

A -
A +

Yaz geliyor ya; başta kadınlar olmak üzere, hemen herkeste bir telaş. Fazla kilolarımdan kurtulmak istiyorum! Koca bir kış ye yat, sonra da 'aldıklarımı nasıl vereceğim' diye panik yap. Hem de bir anda! Ahalinin ek yerini bilen gazeteler, çarşaf çarçaf ilave veriyor. Oku, kilo ver! Hasılı, diyet revaçta. Ahali diyetisyenlerin ağzına bakıyor. Ne faydası varsa?!. Diyet esnafı da boş durmuyor tabii. Tavsiye üstüne tavsiye. Telkin üstüne telkin. Şöyle yapıver, kurtul. Şunu dene, daha onuncu günde şıp diye at fazla kiloları! 10 günde nasıl kilo verilir, anlamış değilim. Hadi, mümkün diyelim. Sağlıklı mı? Benim aklım, yaktığın kadar kalori almaktan ötesine ermiyor doğrusu. Ama gel de anlat! Kendim söyler, kendim dinlerim hep. Fakat, bir başka mevzu daha var; ona aklım eriyor işte. Türk insanı artık aldığı gıdaya ilaç muamelesi yapacak kadar bilinçlendi. Bunu görüp mutlu oluyorum. Doğru bir yöntem çünkü. Vücudunun ne kadar kaloriye ihtiyacı olduğunu sorup öğreniyor evvel emirde. Sonra da o kaloriyi hangi gıdadan alacağına karar verirken, gıda ambalajları üzerindeki etiketi tıpkı ilaç alır gibi bir bir okuyor. Şuurlu tüketici davranışı budur işte. Hele 30-44 yaş grubundaki tüketiciler. Onlar etikette yer alan enerji ve besin değeri tablosunu daha bir fazla inceliyor. Bu tespiti kendi kafamdan uydurduğumu sanmayın sakın. Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Tanju Besler söylüyor. En yetkili ağız yani. Prof. Dr. Tanju Besler bin 500 kişi üzerinde iki yönlü bir araştırma gerçekleştirmiş. "Araştırma sonuçları ortaya koymaktadır ki, 'tüketicinin yeterli ve dengeli beslenmesi' konusunda, gıda etiketlerinin bilgi kaynağı olarak 'yeterliliği' tartışılmalıdır" diyor Prof. Besler. Neymiş? Etiketler yeterli değilmiş!.. Doğru tabii. Ambalajlı gıdaların en önemli özelliği, tüketicinin onu okuyup içinde ne olduğunu görebilmesi. Fakat, bu bilgilerin bazıları o kadar baştan savma ki, âdet yerini bulsun cinsinden konduğunu şıp diye anlıyor insan! ÇEVKO mesela. Bu kurum, gıda ambalajlarının geri dönüşüm imkanı verdiğini belirten logo kullanıyor. Çevreyi korumak maksadıyla yapıyor tabii bunu. Da... ambalaj üzerine bir logo koymakla bu iş hallolmaz ki! Halkı bilgilendirmek lazım. Hani? Hakeza TSE. Bir sürü standart sıralanıyor ve hiçbirisi boş değil bu standartların. Ona diyeceğim hiçbir şey yok ama iş tüketiciyi bilgilendirmeye geldi mi, sıfıra sıfır elde var sıfır. Sanki bütün bu bilgiler süs olsun diye konmuş. Bu logolar, kesinlikli hedefi bulan eğitici bilgilerle mücehhez olmalı. Sağlık..Tarım.. Çevre... ve Sanayi Bakanlığı'na çok iş düşüyor, çok!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.