Dolar fren tutmuyor

A -
A +

Olan oldu, sonunda dolar, euro karşısında tüm zamanların en düşük seviyesine indi. Bir euro, 1.2 dolara eşitlendi. Bu çok önemli bir konu. Tüm dünyanın altını üstüne getirecek kadar önemli hem de. Hele bir de uzmanların, '2004 sonunda parite 1.3 dolara düşebilir' yorumu var ki, yandı gülüm keten helvası!.. ABD ekonomisi hızla büyüyor. Son çeyrekte beklenen büyüme yüzde 8.2 fakat, açıklanan bu olumlu verilerin hiçbiri endişeleri gidermeye yetmiyor. Çünkü, ABD'nin cari işlemler açığı büyüdükçe büyüyor. Ticaret açığı daha Eylül ayında 41.3 milyar doları buldu. Çok tehlikeli bir durum bu. Evet, doların bu marjinal düşüşü küresel büyüme için yapıcı bir gelişmeymiş gibi görünebilir ama aldanmamak lazım buna. Şayet ABD ve Avrupa ekonomisi sancılıysa, bu sancıyı; diğerlerinin hissetmemesi mümkün mü? Er ya da geç iliklerine kadar hissedecekler bunu. Bush hapşırsa; dünya nezle oluyor. Hâl bu işte. ABD Doları, Avrupa para birimi karşısında değer kaybediyorsa bundan dünya neden etkileniyor? Çünkü, bu iki devin boğuşması esnasında ürken katırların sırtında az veya çok her ülkenin fincanı var. Kimi ihracatçı, kimi kredi kullanmış, kimi ithalat yapıyor... Böyle büyük bir türbülanstan yıkılmadan çıkmak mümkün mü? Oyun içinde oyun Peki bunca didişmenin ana sebebi ne? Ne olacak, Körfez!.. Askeri gücü yüksek olan ABD Irak'a girdi. Başta Almanya ve Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerinin hiç istemediği bir şeydi bu. O girdi diye eli kolu bağlı bir köşede oturmayı düşünmediler bile. Hemen karşı atağa geçtiler. Amerika halkı onların en büyük kozu.. Bush ne kadar savaş canlısıysa, halkı da o kadar savaş karşıtı. İstikrarsız dönem uzadıkça, savaşın sevimsizliği artıyor ve bu durum Amerikan halkını daha çok tedirgin ediyor. Oğlu ya da kızı hâlâ Irak'ta asker çünkü!.. Demek ki, Irak'taki istikrarsızlık Avrupa'nın ekmeğine yağ sürüyor. Böyle bir ortamda Avrupa hiç boş durur mu? Sisli havaya bulmuş kurt gibi seviniyor tabii. Gece gündüz propaganda: Amerika Irak'a saplandı kaldı, çıkamayacak!.. Madalyonun öbür yüzünde ne var peki? Doların değer kaybetmesi Avrupa'nın ABD'ye ihracatını zorlaştırıyor. Ekonomisi küçülüyor. Yine de her şeyi göze alıp zorluyor ABD'yi. ABD'de de geri adım atmıyor. İşin garibi, bu inatlaşma, daha doğrusu restleşme devam edeceğe benziyor. Bu da, 2004 sonunda paritenin 1.3 dolara kadar düşeceğini iddia edenlerin haklılığını arttırıyor tabii. Bu işin Türkiye'yi ilgilendiren en önemli tarafı ise ihracatın durumu. Euro/dolar paritesindeki makas açılıyor ama bu, doların düşüp euronun yükselmesi şeklinde olmuyor ki. Her ikisi de değer kaybediyor bir kere. Dolardaki kayıp daha hızlı olduğu için makas euro lehine açılıyor. Türkiye daha fazla Avrupa ülkelerine ihracat yapıyor. Euro'daki düşüş, ihracatın olumsuz etkilenmesi demek. Hükümet, düşen enerji fiyatlarını sanayiye geç yansıtıp, buradan elde ettiği geliri bütçe açığına yamıyordu. Şimdi ihracatın durması gibi bir tehlike var ortada. İhracata soluk aldıracak tek alternatif; enerji fiyatlarını düşürmek. Bakalım hükümet yârdan mı vazgeçecek, serden mi? MI ACABA?!. Teröre karşı AB desteği lafta kalmış... Hem terör, hem karşı destek olmaz ki! *** Evlilikte gerginlik iyiymiş... İyi haber diye buna derim ben! *** ATO Başkanı Aygün, 'Gümrük Birliği'ni yırtıp atalım' demiş... Yapabildiğimiz en kolay iş o: Yırtıp atmak! *** Bush, seçim propagandasını Irak şovuyla başlatmış... Bizimkiler de öyle başlatmıştı ama arkası gelmedi! *** Faiz geliri 2004 yılında da yine vergi dışı olacakmış... Parayı veren düdüğü çalar tabii!

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.