DP'nin beyaz yürüyüşü

Bir insanın aleyhine yapılan bir eylem; bu kadar mı onun lehine döner? Daha doğrusu, Süleyman Demirel'in geçmişte sık tekrarladığı "Keser döner, sap döner; bir gün gelir hesap döner" sözü yerini bulur mu acaba? Bence bulur. Buluyor da. Aha Süleyman Soylu. Bu genç adam kendini tabandan gelen "Partiyi toparla" şeklindeki talepler karşısında sessiz kalamadı ve DP Genel Başkanlığı'na aday olup hemen ardından "Beyaz Yürüyüş" başlattı. "Beyaz Yürüyüş" deyip geçmeyin. Çok önemli. Sadece zeminin beyaz olması yetmez, zemine basanın da beyaz olması lazım. Yoksa, lekelenir o yol!.. Soylu temiz bir siyasetçi ve itibar görüyor bu özelliğinden dolayı. Demirel, bu gelişme karşısında "Yollar yürümekle aşınmaz" der geçer belki de ama kazın ayağı hep öyle olmuyor işte. Bu genç siyasetçi gittiği her yerde parti tabanından ilgi görüyor, hem de çok yoğun bir ilgi bu. Kenetlenip bir yumruk oluyor DP ve DP'li. Tekirdağ, Edirne, Kırklareli, Eskişehir, Bilecik, Afyon, Kütahya'da hep öyle oldu. DP Genel Merkezi'ndekiler ne yapıyor peki? Hüsamettin Cindoruk'a gidip, genel başkanlık teklif ediyorlar!.. Taban gençleşme gayretinde. Merkez ise tercihini inadına yaşlılıktan yana koyuyor! Statükonun dik âlâsı yani! Süleyman Soylu dün Trakya'dan başlattığı "Beyaz Yürüyüş"ü yarın Doğu Anadolu'dan yapacak. Daha sonra Karadeniz'den (ki memleketi zaten) ve Akdeniz'den devam ettirecek bunu; gelişmeler onu gösteriyor. Çok talep var çünkü. Soylu'nun Tekirdağ'dan ilkini başlattığı "Beyaz Yürüyüş"ün hedefinde Ankara vardı hiç şüphesiz. Erzurum'dan da yapacak Ankara'ya aynı yürüyüşü. Mersin'den de. Trabzon'dan da. "Beyaz" Soylu'nun sembolü. Beyazla Ankara'yı sarıyor çepe çevre. Maksadı belli: Ankara'daki statik yapıyı yıkıp dinamik hale getirmek. Hemen söyleyeyim ki, Soylu çok büyük ilgi görüyor; söke söke geliyor. Doğrusu da bu idi. Hüsamettin Cindoruk'un AP ve DYP'ye yaptığı katkıyı inkar etmek mümkün mü? Değil tabii. De... onların hepsi geride kaldı. Cindoruk da geride kaldı. Gelip DP Genel Başkanı olsa, masa başında siyaset yapmaktan öte ne verebilir ki partiye? Hiç!.. Etrafına birkaç entrikacı toplanıp gününü gün eder; hepsi o! DP'de bugün dinozorlarla gençlerin yarışı yaşanıyor. Bu yarışı bir kavgaya dökmeden, sen-ben tartışmasına dönüştürmeden bitirmek ve partiyi gençlere teslim etmek lazım. Bunun için de Ankara'ya çöreklenmiş statükocuların çağın gerisinde kaldıklarını kabul edip tecrübeleriyle gençlere ışık tutmakla yetinmeleri ve meşaleyi onlara teslim etmeleri gerekiyor. DP gençleşecek mi? En canlı örneği AK Parti. Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Abdüllatif Şener... Necmettin Erbakan veya Recai Kutan'dan ayrılıp genç kadroya imkan vermeselerdi; bugün iktidar olurlar mıydı? Kim ne derse desin, Soylu gürül gürül geliyor. Bu çığın önünde kimse duramaz. Bu geliş boş bir gövde gösterisi değil; onu da söyleyeyim. Öyle olması lazımdı, öyle oluyor. DP Genel Merkezi'ndeki yöneticiler şimdi de Ahmet Vefik Alp'e teklif götürmüşler, "Genel Başkanımız ol" diye. Alp'in bu teklife sıcak bakıp bakmayacağı bile belli değil ama bunların hepsi DP Genel Merkezi'nin Soylu'nun gelişinden korktuğunu ve ne yapacağını bilemez bir durumda olduğunu gösteriyor. Korkunun ecele faydası yok. Ayrıca, 50 yıllık geleneği olan bir partiye genel başkan bulunamamış da yetkilileri kapı kapı dolaşıp genel başkan arıyormuş gibi bir görüntü vermesi hiç şık değil. Bundan hemen vazgeçmeleri lazım. Ahmet Vefik Alp, Türkiye'nin yetiştirdiği ve iftihar ettiği değerli bir bilim adamı. Siyasi vizyonu da var. Fakat, Alp'in yeri genel başkanlık değil; onun fonksiyonu misyonu olan bir partiye danışmanlık yapmak ve ona vizyon kazandırmak olmalıdır. Genel başkan yardımcılığı görevini pek âlâ yapar ama iş liderliğe geldi mi? Zor! Siyaset ayrı bir şey çünkü. Soylu, "Türkiye'yi olması gereken yere taşıyacağız" iddiasında. Tabanın desteğini alıp geliyor. 2008'in başında takke düşüp kel görünecek. Bakalım DP gençleşebilecek mi? Bayram tebriki: Kurban Bayramı, ebedi hayatını garantiye almak isteyenler için bir fırsat. Onun için bayram zaten. Hepinizin mübarek Kurban Bayramınızı tebrik ediyorum. Dileğinizin kabul olunmasını dilerim.